10. Hukuk Dairesi 2018/3817 E. , 2020/897 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılık tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarım Bağ-Kur sigortalısı olan davacının 29/12/1990 tarihli dilekçe ile, Bağ-Kur sigortalılığının başlangıçtan itibaren iptalini ve sigorta primlerinin iadesini talep ettiğini, buna rağmen davacının prim ödemeye devam ettiğini, ancak asıl iradesinin Bağ-Kur"dan emekliye ayrılmak olduğunu, davacının Bağ-Kur sigortalı olmadığını öğrenmesi üzerine sigortalılığının baştan itibaren yeniden başlatılmasını talep etmesi üzerine davalı Kurumca tescil tarihinin 01/08/1994 olarak değiştirildiğini, davalı Kurumun 31/10/2014 tarihli yazıları ile yaşları doldurmaları gerekçesi ile sigortalılıkları iptal edilenlerin sigortalılıklarının yeniden başlatılamayacağını bildirdiğini, davacının bu nedenle mağdur olduğunu, şu an için davacının sigortasının bulunmadığını belirterek; davacının 01/08/1994 tarihinden dava tarihine kadar sigortalı olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Bağ-Kur sigortalı olan davacının sigortalılığının 29/12/1990 tarihli talebi doğrultusunda 55 yaşını doldurmuş olması nedeniyle iptal edildiğini, davacının Bağ-Kur"a 12/04/2001 tarihli ikinci işe giriş bildirgesiyle yeniden tescilinin yapıldığını, davacının talebi üzerine tescil tarihinin 01/08/1994 olarak değiştirildiğini, davacı tarafından sunulan 24/10/2010 tarihli muafiyet belgesine istinaden sigortalılığının sona erdiğini, davacının daha önce yaş nedeniyle sigortalılık tescilinin iptalini istediği tespit edilmesi üzerine ikinci tescilinde iptal edildiğini, davacının 01/08/1984 - 25/02/2016 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı olarak tescilinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesince; "Davanın kabulü ile, davacının 01/08/1994 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, Bağ-Kur tescil tarihinin geri alınmasına yönelik Kurum işleminin iptaline " karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle;
1-Davacının 29/12/1990 tarihli dilekçesi uyarınca sigortalılığının iptal edildiği,
2-Davacının 12/04/2001 tarihli 2. işe giriş bildirgesiyle yeniden tescilinin yapıldığı, 15/10/2014 tarihli davacı talebi üzerine tescil tarihinin prim tevkifatına istinaden 01/08/1994 olarak değiştirildiği ve davacı tarafından sunulan 24/10/2010 tarihli muafiyet belgesine istinaden sigortalılığının sona erdiği,
3-İkinci Bağ-Kur sicil numarası ile yapılan tescilin ardından, davacının daha önce yaş nedeniyle sigortalılık tescilinin iptalini istediği tespit edildiğinden, yapılan ikinci tescilinde iptal edildiği,
4-Bu gerekçelerle davacının 01/01/1994 – 01/05/2004 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescilinin mümkün olmadığı,
5-Kurumca yapılan işlemlerde yasaya ve mevzuata aykırılık bulunmadığı,
6-Hatalı bilirkişi raporu ile hüküm kurulduğu,
Gerekçeleri ve resen tespit edilecek gerekçelerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
Davacı tarafından, 01.08.1994 tarihinden dava tarihine kadar 2926 sayılı Kanuna tabi sigortalılığının tespiti talep edilmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının 01/08/1994 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, Bağ-Kur tescil tarihinin geri alınmasına yönelik Kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). fıkrasında, “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgili olup, hükmü temyiz etmeyen yönünden sonuç doğurması gerekeceği de gözetilerek, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.
Davacının 2926 sayılı Kanuna tabi ilk sigortalılık tescilinin 01.11.1985 tarihinde yapıldığı,
Davacının, 29/12/1990 tarihli dilekçesi uyarınca sigortalılığının iptal edildiği,
Davacının, 12/04/2001 tarihli 2. işe giriş bildirgesiyle yeniden tescilinin yapıldığı, 15/10/2014 tarihli davacı talebi üzerine tescil tarihinin prim tevkifatına istinaden 01/08/1994 olarak değiştirildiği, prim borç miktarının davacıya bildirildiği ve davacı tarafından sunulan 24/10/2010 tarihli muafiyet belgesine istinaden sigortalılığının sona erdiği,
İkinci Bağ-Kur sicil numarası ile yapılan tescilin ardından, davacının daha önce yaş nedeniyle sigortalılık tescilinin iptalini istediği tespit edildiğinden, yapılan ikinci tescilin de iptal edildiği,
Davacının 2926 sayılı Kanuna tabi, tespitine karar verilen sigortalılık süresi ve tescil tarihinin geri alınmasına yönelik hangi Kurum işleminin iptaline dair karar verildiği hususunda hüküm infaza elverişli değildir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.