Esas No: 2018/2556
Karar No: 2022/2236
Karar Tarihi: 06.04.2022
Danıştay 4. Daire 2018/2556 Esas 2022/2236 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/2556 E. , 2022/2236 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/2556
Karar No : 2022/2236
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Döküm Aydınlatma Alt Yapı Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden resen tarh edilen 2010/1,2,3,4 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; davacının ilgili dönemde fatura aldığı Küçükköy Vergi Dairesi mükellefi ... Metal Makina Kim. Plas. Ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen Vergi Tekniği Raporunda yer verilen tespitlerin değerlendirilmesinden, adı geçen mükellefin düzenlediği faturaların sahte belgeler olduğu açıkça ortaya konulamadığından vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan cezalı tarhiyatların hukuka uygun olduğu belirtilerek kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1.fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontroi sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının ilgili dönemde fatura aldığı ... Metal Makina Kim. Plas. Ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen ... tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporunda; hafif metallerin dökümü faaliyeti ile iştigal etmek amacıyla 28/05/2009 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, 31/07/2011 tarihinde resen terkin edildiği, 02/06/2010 tarihinde iş yeri adresinde yapılan yoklamada faaliyetine devam ettiği, faaliyet konusunun metal ürünleri alım satımı olduğu, 2 ücretli çalışanının bulunduğu, 80.000,00 TL civarında metal malzemenin bulunduğu, 19/10/2010 tarihli iş yeri adresinde yapılan yoklamada iş yerinin sürekli kapalı konumda olduğu, çevreden yapılan araştırmada iş yerine gelen olmadığı, herhangi bir çalışma olmadığı, 14/01/2011 tarihli iş yeri adresinde yapılan yoklamada firmanın işlerinin bozuk olduğu, firmanın 3-4 aydır kapalı durumda olduğu, ancak faaliyetine başladığı ve hurda metal alım faaliyetine devam ettiği, yaklaşık 10.000,00 TL civarında hurda metal bulunduğu, 01/12/2011 tarihli iş yeri adresinde yapılan yoklamada söz konusu adresin kapı numarasının değiştiği, adreste şu anda başka bir firmanın faaliyette olduğu, çevreden yapılan araştırmada söz konusu şirketin tanınmadığı, boş işyerinin kiralandığının belirtildiği, söz konusu firmanın da faaliyetini yaklaşık olarak 2011 yılında faaliyetini sonlandırdığı, 24/01/2012 tarihinde iş yeri adresinde yapılan yoklamada iş yerinin boş ve kapalı olduğu, çevre esnaf tarafından tanınmadığı, 13/01/2012 tarihinde şirket müdürünün adresinde yapılan yoklamada şirket müdürü ...'nun adreste ikamet ettiği, yoklama saatinde evde olmadığı, 2010 yılı KDV beyannamesinin 8.864.543,02 TL olduğu, buna karşılık 2010 Bs formuyla 2010 yılında bildirdiği mal ve hizmet satışının 18.697.747 TL olduğu, karşı Ba tutarının ise 26.364,381 TL olduğu, 2010 yılı Ba formuyla bildirdiği alış tutarının ise 10.588.350,00 TL olduğu, karşı Bs tutarının ise 1.257.871 TL olduğu, ödenmesi gereken toplam vergi borcunun 51.164,33 TL olduğu, hiç ödeme yapmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, anılan şirketin söz konusu hasılata ulaşabilecek ticari organizasyona sahip olmadığı, yapılan yoklamalarda adreste bulunmadığı veya adreste başka mükelleflerin bulunduğu, Ba-Bs bildirimlerinde uyumsuzluk olduğu, alış yaptığı firmalar hakkında olumsuz tespitler olduğu, yüksek tutarlarda katma değer vergisi matrahı ve indirilecek katma değer vergisi beyan edilmesine rağmen çok düşük miktarlarda ödenecek vergi beyan edildiği dolayısıyla tanzim edilen faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı anlaşıldığından aksi yönde verilen Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 06/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.