3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13643 Karar No: 2019/21442 Karar Tarihi: 25.11.2019
Kasten yaralama - tehdit - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/13643 Esas 2019/21442 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karara yapılan temyizde Yargıtay 3. Ceza Dairesi, sanığın kasten yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümde, iddianamede sevk maddeleri arasında yer almayan bir TCK maddesine atıfta bulunulmadan hüküm verildiğini ve sanığa ek savunma hakkı verilmeden hüküm kurulduğunu belirtmiştir. Ayrıca, olayın başlangıcına ilişkin taraflar arasında farklı anlatımlar bulunmasına rağmen, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı hususunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gerektiğini ve 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu nedenlerle sanığın mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise 5237 sayılı TCK'nin 87/1-son, 53. ve 29. maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nin 226. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi belirtilmiştir.
3. Ceza Dairesi 2019/13643 E. , 2019/21442 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten yaralama, tehdit HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık ... hakkında katılan ..."e yönelik kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde; a)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 tarih ve 2015/1167 Esas ve 2017/247 Karar sayılı kararı uyarınca sanık hakkında düzenlenen iddianamede sevk maddeleri arasında 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesi gösterilmediği halde, sanığa ek savunma hakkı verilmeden hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine muhalefet edilmesi, b) Olayın başlangıcına ilişkin ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı anlatımlar bulunduğu gözetilerek, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı hususunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 sayılı kararı gereğince şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesiyle TCK"nin 3. maddesinde yer alan orantılılık ilkesi de nazara alınarak TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin makul oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması, c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve katılan ..."in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun BOZULMASINA, 2) Sanık ... hakkında katılan ..."ye ve mağdur ..."e yönelik tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz incelemesinde; a) Olayın başlangıcına ilişkin ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı anlatımlar bulunduğu gözetilerek, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı hususunun şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 sayılı kararı gereğince şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesiyle TCK"nin 3. maddesinde yer alan orantılılık ilkesi de nazara alınarak TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin makul oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması, b) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun BOZULMASINA,, 25.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.