Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/93
Karar No: 2018/545
Karar Tarihi: 18.01.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/93 Esas 2018/545 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, ücret farkı alacağının ödetilmesi için dava açtı. Yerel mahkeme davayı kabul etti. Tarafların temyiz başvurusu sonucunda, Yargıtay dosyayı inceledi ve kararını verdi. Davacı, ücretinin rızası dışında düşürüldüğünü ve ücret farkı alacağı olduğunu iddia etti. Davalı ise, davacının uzun süre ücret düşüşüne itiraz etmediğini ileri sürdü ve işverenin iş aktine göre zam yapma yükümlülüğünün olmadığını savundu. Mahkeme, davacının alacaklarının ödenmemesi nedeniyle alacak davası açtığını ve davacıya yapılan ödemelerin genelgeye dayanan ücret düşüşünden kaynaklandığını belirterek, davacının brüt 7.321,68 TL fark alacağı olduğunu tespit etti. Dava, kısmen kabul edildi ve davacı lehine alacağa hükmedildi. Kanun maddeleri olarak T.C. Anayasası'nın 141/3. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 297. maddesi belirtiliyor. Ücret alacağına yürütülecek faiz cinsi 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. maddesi uyarınca en yüksek mevduat faizi olarak belirlendi.
9. Hukuk Dairesi         2017/93 E.  ,  2018/545 K.

    "İçtihat Metni"

    .....
    DAVA : Davacı, ücret farkı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, davacının ücretinin rızası dışında düşürüldüğünü ileri sürerek fark ücret alacağını istemiştir.
    B)Davalı cevabının özeti:
    Davalı vekili, davacının uzun süre ücretindeki düşüşe itiraz etmediğinden bunu kabul etmiş sayıldığını, işverenin iş aktine göre zam yapma yükümlülüğünün bulunmadığını, durumun gereklerinden kaynaklanan ve genelgeye dayanan ücret düşüşünden ihale veren konumundaki müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, T.C. Anayasası"nın 141/3. maddesinde, “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır” denildiği, Mahkeme"nin kararında belirtilen tüm hususların, Anayasa"nın 141/3. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesi ve 6100 sayılı HMK 297. maddesi gereğince, aşağıda gösterilen gerekçelere dayandığı, davacının alacaklarının ödenmemesi hukuksal nedenine dayalı olarak alacak davası açtığı, o halde bu dava 4857 sayılı İş Yasası"nın 32. ve devamı maddeleri uygulanarak çözüme kavuşturulacağı, davacıya yapılan ödemelerin ... Strateji Geliştirme Başkanlığı 12 Mayıs 2009 tarih ve 2009/32 sayılı Genelge"sinde önce (Lise Mezunu) Asgari ücret + asgari ücretin %30 "u şeklinde ödeme yapıldığı, Genelgeden sonra değişen ilk ihale ile asgari ücret + asgari ücretin %5 olarak düzenlenme yapıldığının görüldüğü, bu hususlar dikkate alınarak bilirkişi tarafından her yıl ihale şartnamesinde yazan oranlar üzerinden hesaplama yapıldığı, Mahkeme"nin kanaatine uygun bilirkişi raporuna göre davacının brüt 7.321,68 TL. fark alacağı olduğu, davacı taraf bilirkişi raporu doğrultusunda davasını ıslah ederek harcını 06/06/2014 tarihinde yatırdığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    D)Temyiz:
    Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    E)Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

    2- Somut uyuşmazlıkta, fark ücret alacağının hesaplanması bakımından, ücretin düşürülmesinden önceki ücret miktarı tespitinin “asgari ücret+asgari ücretin %30u" şeklinde yapıldığından bahis ile ödenmesi gereken ücret miktarı, her dönem için o döneme ait asgari ücreti esas alınarak “brüt asgari ücret+asgari ücretin %30u” şeklinde hesaplanmıştır.
    Davacının ücretinin artırılacağına ilişkin bir iş akti bulunmamaktadır. Bu nedenle bilirkişi raporunda yukarda bahsedilen şekilde ödenmesi gereken ücret miktarının hesaplanması hatalıdır.
    Davacının ücretinin düşürülmesinden önceki en son ücreti sonraki dönemler için “sabit” şekilde ödenmesi gereken ücret miktarı olarak kabul edilmeli, her ay için ödenen ücret miktarı, düşüşten önce ödenen en son ücretten çıkarılarak aradaki fark ücretler toplamına hükmedilmelidir. Bir diğer deyişle, düşüşten önceki en son ücret sonraki dönemler için sabit tutulmalı, herhangi bir artırıma gidilmemelidir. Ancak, işçinin ücretinin asgari ücretten düşük olamayacağı da göz önüne alınmalıdır.
    3-Fark ücret alacağı olarak bilirkişi raporunda brüt miktar olarak hesaplanan meblağın “net” miktar şeklinde nitelendirilerek hüküm altına alınması hatalıdır.
    4-Dava dilekçesi belirsiz alacak davası olarak açılmakla birlikte dava dilekçesinde ayrıca bir hesaplamaya dayanılmaksızın 100 TL. alacak istendiğinden, dava, “kısmi eda küllü tespit davası” niteliğindedir. Bu nedenle bilahare yapılan talep artırımı ıslah niteliğinde olacaktır. Açıklanan nedenlerle hükmedilen alacağa dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi kural olarak yerinde ise de davacının ödeme ihtarı ile davalıyı temerrüde düşürdüğü, bu ihtarın İl Sağlık Müdürlüğü"ne 04/12/2012 tarihinde tebliğ edildiği ve ödeme ihtarında ödeme için 3 iş günü süre verildiği görülmektedir. Davacı vekilinin ıslah dilekçesinde tüm alacak için “ödenmesi gereken tarihten veya dava tarihinden itibaren faiz” talebi olduğu anlaşılmaktadır.
    Böyle bir durumda, ödeme ihtarında somut olarak ödenmesi istenen alacak miktarı belirtilmiş ise bu miktar için, ödeme ihtarında belirli bir miktar belirtilmeksizin alacağın tamamının ödenmesi talep edilmiş ise alacağın tamamı için ihtarla oluşturulan temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekir. Ödeme ihtarında belirtilen miktarı aşan alacak miktarı var ise bu miktar için de ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekir.
    O halde Mahkeme tarafından temerrüt tarihi belirlenerek yukardaki açıklamalara göre faiz yürütülmelidir.
    5-Ücret alacağına yürütülecek faiz cinsi 4857 sayılı Yasa"nın 34. maddesi uyarınca en yüksek mevduat faizidir. Dava ve ıslah dilekçelerinde de en yüksek mevduat faizi istenmesine rağmen fark ücret alacağına yasal faiz yürütülmesi hatalıdır.
    6-Davalı Bakanlık harçtan muaftır. Hüküm fıkrasının 2. bendinde davalı Bakanlık"ın yargılama giderleri içinde hesaplanan harca mahkum edilmesi, 3. bendde ise Bakanlık"ın harçtan muaf olduğundan bahis ile harç alınmasına yer olmadığının belirtilmesi hem hükümde çelişki hem de davalı Bakanlık"ın harçtan muaf olduğu düzenlemesine aykırı olduğundan, hatalıdır.
    Davacı lehine alacağa hükmedilmesi halinde davalı Bakanlık"ın harçtan muaf olduğu belirtilerek davacının yatırdığı bütün harçların davacıya iadesine karar verilmesi gerekmektedir.
    F)SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde ilgiliye iadesine, 18/01/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.


    ...

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi