8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3108 Karar No: 2019/14529 Karar Tarihi: 09.12.2019
Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/3108 Esas 2019/14529 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın müştekiye ait kredi kartını farklı illerde de kötüye kullanmasından dolayı ilgili yerlere yetkisizlik kararı ile evrakın gönderilmesi için tefrik edildiği ve bu nedenle sanık hakkında mükerrer ceza verilmesinin önlenmesi amacıyla, bu illerde dava açılıp açılmadığının araştırılması ve TCK'nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca müştekinin zararının karşılanmadığını beyan ettiği ve sanığın etkin pişmanlık iradesini ortaya koyduğunun anlaşılması karşısında, sanığa uygun süre verilerek suçtan hasıl olan zararı ödeme imkanı tanınarak sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 168. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği vurgulandı. Kanun maddeleri olarak ise, TCK'nın 43. ve 168. maddelerine atıfta bulunuldu.
8. Ceza Dairesi 2018/3108 E. , 2019/14529 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1)Sanığın müştekiye ait kredi kartını Trabzon ve Ordu illerinde de kullanmasından dolayı ilgili yerlere yetkisizlik kararı ile evrakın gönderilmesi için tefrik edildiği anlaşılmakla; sanık hakkında mükerrer ceza verilmesinin önlenmesi amacıyla, bu illerde dava açılıp açılmadığı araştırılarak, derdest davalar olması halinde davaların birleştirilmesi ve sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Müştekinin talimat mahkemesinde alınan 24.09.2014 tarihli beyanından zararının karşılanmadığını beyan ettiği, 23.12.2014 tarihinde savunması alınan sanığın ise; müşteki ile telefonla görüştüğünü, müştekinin zararını karşılamaya hazır olduğunu ancak talep edilen miktarın 4000 TL değil, 2250 TL olduğunu beyan ederek etkin pişmanlık iradesini ortaya koyduğunun anlaşılması karşısında; sanığa uygun süre verilerek, gerekirse mahkemece ödeme yeri belirlenip suçtan hasıl olan zararı ödeme imkanı tanınarak sonucuna göre sanık hakkında TCK.nın 168. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeden mahkumiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.