8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1180 Karar No: 2019/14525 Karar Tarihi: 09.12.2019
Tefecilik - 5464 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/1180 Esas 2019/14525 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık hakkında tefecilik suçundan ve gerçeğe aykırı harcama belgesi düzenleme suçundan mahkumiyet kararı verilmiş. Ancak, her iki suç için öngörülen cezaların aynı olması nedeniyle sadece Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği kararı verilmemiş. Ayrıca, suçun zarar göreni olan ilgili bankaların davaya katılması gerektiği gözetilmemiş ve Hazine'nin davaya katılma hakkının olduğu belirtilmemiş. Temyiz itirazları üzerine kararın bozulmasına ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince kararın bozulmasına karar verilmiş. Kanun maddeleri: TCK.nın 241. maddesi, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 36. maddesi, TCK.nın 44. maddesi, TCK.nın 43. maddesi.
8. Ceza Dairesi 2018/1180 E. , 2019/14525 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik, 5464 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Sanığın hukuki anlamda tek fiil sayılan eylemlerinin hem TCK.nın 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunu hem de 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 36. maddesinde düzenlenen gerçeğe aykırı olarak harcama belgesi düzenleme suçunu oluşturduğu anlaşılmakla; her iki suç için öngörülen cezaların aynı olması karşısında sanık hakkında TCK.nın 44. maddesi ve özel norm önceliği ilkesi gereğince sadece 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, ceza tayini sırasında TCK.nın 241/1. maddesi de gösterilmek suretiyle ve gerekçeli kararda tartışılmaksızın hükmün karıştırılması, 2-Sanığın, üye işyeri olup POS cihazlarını sözleşmeye aykırı olarak kullandığının iddia edilmesi karşısında, kullanılan ve harcama yapılan POS cihazlarının bağlı olduğu, suçtan zarar görme ihtimali bulunan ilgili bankaların davadan haberdar edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kabul ve uygulamaya göre de; a)Gaziantep 7.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/251 E. sayılı dosyası ile birleştirildiği halde, TCK.nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi, b)5464 sayılı Yasaya muhalefet suçunun mağduru ilgili bankalar olup suçtan doğrudan zarar görmeyen Hazinenin davaya katılma hakkı bulunmadığı ancak sanık hakkında tefecilik suçundan da kamu davası açıldığı, Hazinenin bu suçun zarar göreni olduğu ve davaya katılma hakkının bulunduğu gözetilmeden Hazine"nin her iki suç yönünden davaya katılmasına karar verilmesi, c)Davaya katılmasına karar verilen ve kendisini vekil ile temsil ettiren Hazine yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi, Yasaya aykırı, sanık müdafii ve Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.