Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3701
Karar No: 2019/3887
Karar Tarihi: 18.06.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/3701 Esas 2019/3887 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2017/3701 E.  ,  2019/3887 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
    DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine karar verilmiş, anılan kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi tarafından 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.2 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının hileli hareketler neticesinde dava konusu taşınmazı dava dışı ...’e devrettiği, ceza yargılaması ile bu durumun sabit olduğu, davalı ...’ın ceza yargılamasında taşınmazın kendisine bedelsiz devredildiğini kabul ettiği, diğer davalı ...’in de durumu bilen ya da bilmesi gereken konumunda bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 18.06.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ve davalı ... ve vekilleri Avukat ..., Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ...geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Dava, aldatma ( hile ) ve muvazaa hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, dava dışı...’in bekar olduğu ve evleneceği vaadi ile kendisini kandırması neticesinde maliki olduğu 46473 ada 1 sayılı parseldeki 5 no’lu bağımsız bölümü ...’e bedelsiz temlik ettiğini, daha sonra ...’in anılan taşınmazı sevgilisi olan davalı ...’a ve onun da diğer davalı ...’e devrettiğini, ... ve ...’in nitelikli dolandırıcılık suçundan yargılandıklarını, davalıların birlikte hareket ettiklerini, daha önce ... hakkında açtığı iptal ve tescil istemli davanın yargılama sırasında devir nedeniyle alacak davası olarak görülüp redle sonuçlandığını, ancak Yargıtay tarafından ceza yargılamasının sonucunun beklenmesi gerektiğinden bahisle geri çevrildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiştir. Davalı ..., bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra dava açıldığını, aynı amaçla daha önce açılan davanın halen derdest olduğunu, öte yandan diğer davalıya yaptığı temlikin takas ve bir miktar para ile gerçekleştiğini, gerçek olduğunu, dava dışı ... ile aralarındaki ilişkiyi öğrendikten sonra davacının çekişmeli devri yaptığını, bu nedenle iddialarının asılsız olduğunu, diğer davalı ..., dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, 43.000 euro bedeli banka kanalıyla havale ettiğini, yine maliki olduğu 83 no’lu bağımsız bölümü de bedel yerine geçmek üzere davalı ...’a devrettiğini belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, dava dışı ...’e karşı açılıp, yargılama sırasında devir nedeniyle tazminata dönüştürülen dava nedeniyle eldeki davada iptal ve tescil istenemeyeceği, davalıların kötüniyetle hareket ettiklerinin de kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, anılan kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nin 353/1.b.2 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, davacının hileye maruz kalması neticesinde dava konusu taşınmazı dava dışı ...’e devrettiği, ceza yargılaması ile bu durumun sabit olduğu, davalı ...’ın ceza yargılamasında taşınmazın kendisine bedelsiz devredildiğini kabul ettiği, diğer davalı ...’in de durumu bilen ya da bilmesi gereken konumunda bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava konusu 46473 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki B blok 5 nolu bağımsız bölümün tamamı davacı adına kayıtlı iken; 29/05/2009 tarih ve 17280 yevmiye no’lu akitle dava dışı ...’e satış suretiyle temlik ettiği, ...’in 22/03/2010 tarih ve 8953 yevmiye no’lu akitle taşınmazı davalı ...’a, onun da 05/07/2010 tarih ve 20063 yevmiye no’lu akitle diğer davalı ...’e satış suretiyle temlik ettiği kayden sabittir. Öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/691 esas sayılı davasının eldeki davaya etkisi olup olmadığı hususudur.
    ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/691 esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; davacı ... tarafından ... aleyhine eldeki dava ile aynı iddialara dayalı ve aynı bağımsız bölüme yönelik olarak 01.03.2010 tarihinde iptal ve tescil, mümkün olmazsa tazminat istemli açıldığı, dava tarihinden sonra 22.03.2010 tarihinde dava konusu taşınmazın Mehtap’a, ondan da 05.07.2010 tarihinde Melek’e devredilmesi üzerine, davacı vekilinin 07.01.2011 tarihli celsede aynen; ‘’ ... Taşınmaz dava tarihinden sonra el değiştirmiştir. Davamızı terditli olarak açmıştık. Bu nedenle tapu iptali ve tescil talebimiz yerine alacak davası olarak devamını istiyoruz. 186 madde gereğince yeni malike davayı yöneltmeyeceğiz. ‘’ şeklinde beyanda bulunduğu, yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verildiği, davacı vekilinin hükmü temyiz ettiği, davanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.Bilindiği üzere, dava açıldıktan sonra da sınırlayıcı bir neden bulunmadığı takdirde dava konusu malın veya hakkın üçüncü kişilere devredilebilmesi tasarruf serbestisi kuralının bir gereği, hak sahibi veya malik olmanın doğal bir sonucudur. Usul Hukukumuzda ayrık durumlar dışında dava konusu mal veya hakkın davanın devamı sırasında devredilebileceği kabul edilmiş, 6100 sayılı HMK"nın 125. maddesinde ( HUMK’nun 186. maddesi ) dava konusunun taraflarca üçüncü kişiye devir ve temliki halinde yapılacak usuli işlemler düzenlenmiştir. Anılan düzenlemeye göre, iki taraftan biri dava konusunu (müddeabihi) bir başkasına temlik ettiği takdirde diğer taraf seçim hakkını kullanmakta dilerse temlik eden ile olan davasını takipten vazgeçerek davayı devralan kişiye yöneltmekte, dilerse davasına temlik eden kişi hakkında tazminat davası olarak devam edebilmektedir. Bu usul kuralının kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi gerektiği de açıktır.Davacı, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/691 esas sayılı davasında 6100 sayılı HMK’nin 125. maddesi ( HUMK’nun 186. maddesi ) uyarınca yeni malike karşı davayı yöneltmediğini, isteğine alacak davası olarak devam ettiğini açıkça belirttiğine göre, eldeki davada iptal ve tescil isteğinin dinlenebilme olanağı bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-a maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren ...Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edenler vekilleri için 2.037.00."şer-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi