10. Hukuk Dairesi 2020/128 E. , 2020/872 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalılar ... mirasçıları vekilleri ile ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Daha önceki geri çevirme kararımızın, davalılar ... Yaptırma ve Yaşatma Derneği ile ... Mirasçılarının aynı vekil tarafından sunulan temyiz dilekçesinde tek harç yatırmak suretiyle eksik harç yatırdıkları anlaşılarak harcı tamamlamaları yönünde olduğu, Mahkemece, davalılardan ... Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin tasfiye edildiğinin öğrenilmesi üzerine ihyası için açılan ihya davası neticesinde derneğin ihyasına karar verildiği ancak mevcut kararın Bölge Adliye Mahkemesi aşamasında olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece ihya kararının kesinleşip kesinleşmediği tespit edilerek kesinleştikten sonrası ise, temyiz için gerekli harç ve giderleri yatırması için ... Yaptırma ve Yaşatma Derneği’ne muhtıra çıkarılarak Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili maddesinde öngörülen prosedür işletildikten, şayet temyiz dilekçesinin reddi yönüne gidilirse davalı ... Cami Yaptırma ve Yaşatma Derneği’ne tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten sonra dosyanın gönderilmesi gerekmektedir.
2-19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre,“Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, artık, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
Yukarıda anlatılanlar çerçevesinde hükmün davalılardan ...’e usulüne uygun tebliğ edilmediği, muhtara tebliğ olan tebligatın üzerinde komşunun imtina ettiği bilgisinin yer aldığı ve bu adresin mernis adresi olup olmadığının belirtilmediği anlaşılmakla; öncelikle adı geçen davalı ...’ün kayıtlı mernis adresleri tespit edilmeli, gıyabi hükmün şahsın mernis sisteminde kayıtlı görünen adreslerine ilgili mevzuat hükümleri uyarınca usule uygun bir şekilde tebliğ edilerek, temyiz süresi geçtikten ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununu Geçici 3. maddesi gereğince, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra, gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.