Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/3609
Karar No: 2022/1255
Karar Tarihi: 06.04.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3609 Esas 2022/1255 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/3609 E.  ,  2022/1255 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/3609
    Karar No : 2022/1255


    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
    VEKİLİ : …
    KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1-… Gıda Sanayi ve Ticaret AŞ.
    2-… Gıda Maddeleri Enerji İmalat İthalat İhracat Ticaret ve Sanayi AŞ.
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 23/06/2021 tarih ve E:2014/4107, K:2021/3581 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: CERES Certification Of Environmental Standards GmbH Türkiye İzmir Şubesince yapılan, organik nar suyu ya da organik nar suyu içeren karışık meyve sularında izin verilebilecek maksimum arsenik miktarının ne kadar olacağının bildirilmesi istemli 14/06/2012 tarihli başvuru üzerine tesis edilen, sertifika düzenlenecek organik nar suyu ya da organik nar suyu içeren karışık meyve sularında hiçbir kalıntı bulunmayacağı yolundaki … tarih ve … sayılı işlem ile bu işleme dayanak gösterilen Organik Tarım Komitesinin … tarih ve … sayılı Kararı'nın "organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği"ne ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 23/06/2021 tarih ve E:2014/4107, K:2021/3581 sayılı kararıyla;
    5262 sayılı Organik Tarım Kanunu'nun 3., 4. maddeleri ile dava konusu Organik Tarım Komitesi kararının alındığı tarihte yürürlükte bulunan 10/06/2005 tarih ve 25841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin ''Organik Tarım Komitesinin oluşumu, görevleri, çalışma şekil ve esasları'' başlıklı 45. maddesine yer verilerek,
    Dava konusu Organik Tarım Komitesi Kararında yer alan "kalıntı" kavramıyla nelerin kastedildiğinin, arsenik maddesinin bu kapsama girip girmediğinin, organik tarımsal üretimin; çevresel kirlilik riski bulunmayan alan seçimi, zararlılarla mücadele, hasat, işleme ve toplama süreçlerine ilişkin hususlara dikkat edilerek yapılması neticesinde üretilecek olan meyve sularında arsenik bulunmamasının mümkün olup olmadığının, BNN (Bundersverband Naturkost Naturwaren), FDA (U.S. Food and Drug Administration) vb. uluslararası kurum veya kuruluşlar tarafından organik olan ve organik olmayan meyve suları için belirlenmiş bir arsenik limitinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi amacıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda, Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi Toksikolog Prof. Dr. … , Ziraat Yüksek Mühendisi Dr. … ve Gıda Yüksek Mühendisi … tarafından düzenlenen 11/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle,
    "1-Tarım ve Orman Bakanlığı'nın güncel resmi internet sayfasında yer alan "Kalıntı Kriterleri - Organik Bitkisel Ürünlerin Analiz Sonuçlarının Değerlendirilme Kriterleri" başlıklı belgede (Kalıntı Kriterleri, 2020) organik ürünlerde tespit edilen ağır metaller bulaşan olarak kabul edilmektedir. Bu durumda, bir ağır metal olan arseniğin de "bulaşan" olarak kabul edilmesi söz konusu olmaktadır....
    Günümüzde arseniğin pestisit olarak kullanılması da söz konusu olduğu için -genel olarak 'kalıntı' sözcüğünün pestisitler ve veteriner ilaçlar için kullanıldığı dikkate alınırsa- arsenik artıkları için de 'kalıntı' teriminin kullanılabileceği düşünülebilir. Ancak mevzuat ve yönetmeliklerde genel olarak metaller için yukarıda da belirtildiği gibi 'bulaşan' sözcüğü kullanılmaktadır. Aşağıda kalıntı tanımı yer almaktadır.
    Kalıntı, genel bilgiler kısmında da belirtildiği gibi 'gıdaların yetişmesi ve/veya işlemesi sırasında kullanılan kimyasal maddelerden kalanlar' olarak tanımlanabilir.
    2-Tarım ve Orman Bakanlığı'nın güncel resmi internet sayfasında yer alan 'Kalıntı Kriterleri - Organik Bitkisel Ürünlerin Analiz Sonuçlarının Değerlendirilme Kriterleri' başlıklı belgede (Kalıntı Kriterleri, 2020) yer alan "... Uygun mücadele yöntemleri ve izin verilen girdiler kullanılmakla birlikte, organik ürünlerin ülke genelinde tarım arazilerinin parçalı ve küçük olması organik üretim alanları ile konvansiyonel üretim alanları arasındaki fiziksel bariyerlerin yetersiz kalmasına, organik ürünlerin toprak, su ve hava yolu ile önlenemeyen bulaşmaya maruz kalmasına neden olmaktadır..." ifadesi dikkate alındığında, organik ürünlerin çevresel kirleticiler ile kirlenmesinin kaçınılmaz olduğu ve bunun Bakanlık belgelerinde de açıkça belirtildiği görülmektedir.
    Arseniğin bir bulaşan olarak tanımlandığı dikkate alındığında, bu metinde yer alan "...organik ürünlerin toprak, su ve hava yolu ile önlenemeyen bulaşmaya maruz kalmasına neden olmaktadır..." ifadesi, önem taşımaktadır.
    Arsenik hakkında genel bilgiler kısmında verilen açıklamalar göz önüne alındığında, gerek doğal, gerekse antropojenik etkilerle yeryüzündeki konsantrasyonları değişim gösteren bu ağır metalin sadece yeraltı suları ve yüzeysel sulara karışmadığı, ayrıca toprakta bulunabildiği veya atmosferik olaylar ile farklı yeryüzü bölgelerine taşınarak yağışlar ile yeryüzüne indiği ve yine toprak ve sulara karışabildiği bilinmektedir. Ürünlerin yetiştiği toprağın veya yetişme sırasında kullanılan suyun ya da yağışların, ürünlerde kontaminasyona neden olması söz konusudur. Ayrıca meyve suyunun hazırlanması sırasında kullanılacak sudaki arsenik miktarı, genel bilgiler kısmında da belirtildiği üzere, meyve suyunun arsenik içeriği üzerinde etkili olacaktır....
    Sonuç olarak, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın yukarıda yer verilen 'Kalıntı Kriterleri' ile ilgili açıklamalarında da belirtildiği gibi organik tarımsal üretimin; çevresel kirlilik riski bulunmayan alan seçimi, zararlılarla mücadele, hasat, işleme ve toplama süreçlerine ilişkin hususlara dikkat edilerek yapılması neticesinde dahi, üretilecek olan meyve sularında arsenik bulunmasının mümkün olduğu anlaşılmaktadır.
    3-Literatür taramaları yapıldığında, Bundersverband Naturkost naturwaren (BNN), Birleşik Devletler Besin ve Gıda Dairesi (FDA, U.S. Food an Drug Administration) vb. Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından 'organik olan meyve suları' için arsenik konsantrasyonu hakkında belirlenmiş bir limite rastlanmamıştır.
    Yapılan incelememizde 'organik olmayan meyve suları' için ülkemiz de dahil olmak üzere belirlenmiş bir arsenik limitinin bulunduğu görülmüştür. Örneğin, 2002 yılında yayınlanan 'Türk Gıda kodeksi Gıda maddelerinde Belirli Bulaşanların maksimum Seviyelerinin Belirlenmesi Hakkında Tebliğ'in 'Ek-2 Metal ve Metaloidler' başlıklı belgesinde meyve suyu, nektarı ve şuruplarındaki arsenik konsantrasyonu için 'kabul edilebilir en yüksek değer' 0,2 mg/kg olarak verilmiştir... " görüşlerine yer verildiği;
    Uyuşmazlıkta, davalı idarece, havası, toprağı ve suyu temiz bir alanda üretim yapılması, işleme ve depolama süreçlerinde karışma ve bulaşmanın engellenmesi, üretim sürecinde koruyucu hijyen tedbirlerinin alınması durumunda kalıntısız ve bulaşansız organik meyve suyu üretilebileceği ileri sürülmekteyse de; organik tarımsal üretimin; çevresel kirlilik riski bulunmayan alan seçimi, zararlılarla mücadele, hasat, işleme ve toplama süreçlerine ilişkin hususlara dikkat edilerek yapılması neticesinde dahi, üretilecek olan meyve sularında arsenik bulunmasının mümkün olduğu hususunun alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği ve bu durumun davalı Tarım ve Orman Bakanlığının 'Kalıntı Kriterleri' ile ilgili açıklamalarında da belirtildiğinin görüldüğü;
    Öte yandan, davalı idarece piyasa denetimleri sonucunda farklı organik nar sularının analizlerinin yapıldığı ve ürünlerde arsenik tespit edilmediği ileri sürülmekteyse de; dava dosyasına sunulan analiz raporlarında, "T.E.D.B. (Tespit Edilebilir Düzeyde Bulunamadı)" sonucunun yer aldığı, analizin yapıldığı cihazın ölçüm limiti olan 0.0147mg/kg'ın altındaki arsenik bulaşanının tespit edilemediği, bu durumun ise ürünlerde arsenik bulunmadığı anlamına gelmeyeceği, bulunan arseniğin ölçüm cihazı tarafından tespit edilemediğinin anlaşıldığı;
    Bu nedenle, davalı idarece, üretilecek olan organik meyve sularında bulunabilecek en fazla arsenik miktarının, halk sağlığı gözetilerek belirlenmesi gerekmekteyken, sertifika düzenlenecek organik nar suyu ya da organik nar suyu içeren karışık meyve sularında hiçbir kalıntı bulunmayacağı yolundaki … tarih ve … sayılı işlem ile bu işleme dayanak gösterilen Organik Tarım Komitesinin … tarih ve … sayılı kararının "organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği"ne ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı;
    Öte yandan, bu durumun idarece organik meyve sularında arsenik kontrolü yapılamayacağı anlamına gelmediği, davalı idarece organik meyve sularında bulunabilecek maksimum arsenik limitinin belirlenmesi neticesinde ürünlerin bu limite göre değerlendirilmesi gerektiği hususunun da açık olduğu gerekçesiyle,
    dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, AB mevzuatında ve buna paralel olarak ülkemiz mevzuatında organik tarım ürünlerine ilişkin olarak arseniğe özgü belirlenmiş bir kalıntı ya da bulaşan limitinin bulunmadığı, bunun organik meyve sularının arsenik içermesine izin verilmediği anlamına geldiği, davacıların Amerika’ya ihraç etmek istediği meyve sularında da arseniğe rastlandığı, bu nedenle ürünlerin satılamadığı, arseniğin insan sağlına çok yüksek derecede zararlı olduğu; konuya ilişkin Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğünün 18/02/2021 tarihli yazısında da, organik olarak sertifikalandırılan ürünlerde ilgili mevzuatta belirtilen girdilerin dışındaki girdilerin kullanılmamasının esas olduğu ve organik olarak sertifikalandırılmış ürünlerin herhangi bir bulaşan (arsenik) içermemesi gerektiğinin belirtildiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Davacılar tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'UN DÜŞÜNCESİ : Organik üretimin; güvenilir gıdaya yönelik, kendine özgü standartları bulunan, sentetik kimyasalların kullanımına izin verilmeyen, insan sağlığına ve çevreye zarar vermeyen ve üretimde kimyasal girdi kullanılmadan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı olan dolayısıyla insan sağlığını ve gıda güvenilirliğini önceleyen ve sağlayan bir model olduğu, organik tarım ürünlerine ilişkin olarak arseniğe özgü belirlenmiş bir kalıntı ya da bulaşan limitinin olmamasının da organik meyve sularının arsenik içermesine izin verilmediği anlamına geldiği dikkate alındığında, Organik Tarım Komitesinin … tarih ve … sayılı Kararının organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği yolundaki kısmında ve bu Karara uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık görülmediğinden, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:


    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    Davacıların üretmiş oldukları ürünlerin organik kontrol ve sertifikasyonunu yapmaya yetkili kuruluş olan CERES Certification Of Environmental Standards GmbH Türkiye İzmir Şubesince, davacıların ürettikleri ürünlerden alınan 4 parti numunede 0.095 ppm arsenik tespit edilmiştir. Bunun üzerine CERES Certification Of Environmental Standards GmbH Türkiye İzmir Şubesince "her partinin tek tek analiz edilmesi ve maksimim 0,01 ppm arsenik tespit edilmesi durumunda organik ürün sertifikası düzenlenebileceği" belirtilerek, 14/06/2012 tarihinde organik nar suyu meyve sularında izin verilebilecek maksimum arsenik miktarının ne kadar olacağının bildirilmesi istemiyle davalı idareye başvurulmuştur. Anılan başvuruya cevaben idare tarafından, sertifika düzenlenecek organik nar suyu ya da organik nar suyu içeren karışık meyve sularında hiçbir kalıntı bulunmayacağı … tarih ve … sayılı işlem ile bildirilmiş, bu işlem ile işleme dayanak gösterilen Organik Tarım Komitesinin … tarih ve … sayılı kararının "organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği"ne ilişkin kısmının iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
    İLGİLİ MEVZUAT :
    5262 sayılı Organik Tarım Kanunu'nun "Amaç" başlıklı 1. maddesinde;
    "Bu Kanunun amacı; tüketiciye güvenilir, kaliteli ürünler sunmak üzere organik ürün ve girdilerin üretiminin geliştirilmesini sağlamak için gerekli tedbirlerin alınmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir." hükmü,
    "Kapsam" başlıklı 2. maddesinde,
    "Bu Kanun, organik tarım faaliyetlerinin yürütülmesine ilişkin kontrol ve sertifikasyon hizmetlerinin yerine getirilmesi ve Bakanlığın denetim usul ve esasları ile yetki, görev ve sorumluluklara dair hususları kapsar." hükmü,
    "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (p) bendinde,
    "Organik ürün: Organik tarım faaliyetleri esaslarına uygun olarak üretilmiş ham, yarı mamul veya mamul haldeki sertifikalı ürünü... ifade eder." hükmü,
    "Komitelerin oluşumu, yetki, görev ve sorumlulukları" başlıklı 4. maddesinde,
    "Bu Kanunun uygulanmasında; organik tarımın geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapmak ve Bakanlık içi koordinasyon ve değerlendirme hizmetleri ile yetkilendirilmiş kuruluşların, işletmelerin, müteşebbislerin, kontrolör ve sertifikerlerin faaliyetlerini izlemek üzere Bakanlık bünyesinde Organik Tarım Komitesi kurulur.
    Organik tarımın ticaretini, tanıtımını, araştırmalarını ve diğer organik tarım faaliyet stratejilerini belirlemek ve Bakanlık dışı kurum ve kuruluşlarla koordinasyon ve izleme hizmetlerini yapmak üzere Organik Tarım Ulusal Yönlendirme Komitesi kurulur. Bu Komite; ilgili kamu kurum ve kuruluşları, meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri, üniversiteler ve özel sektör temsilcilerinden olmak üzere en az on kişiden oluşur.
    Bu komitelere bağlı olarak, yeter sayıda alt komite oluşturulabilir.
    Organik Tarım Komitesi ve Organik Tarım Ulusal Yönlendirme Komitesinin oluşumu ve çalışma şekli ile ilgili usul ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." hükmü yer almaktadır.
    Dava konusu Organik Tarım Komitesi kararının alındığı tarihte yürürlükte bulunan ve 5262 sayılı Kanun'a dayanılarak ekolojik dengenin korunması, organik tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi, organik tarımsal üretimin ve pazarlamanın düzenlenmesi, geliştirilmesi, yaygınlaştırılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla hazırlanarak 10/06/2005 tarih ve 25841 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin ''Organik Tarım Komitesinin oluşumu, görevleri, çalışma şekil ve esasları'' başlıklı 45. maddesinde,
    ''Organik Tarım Komitesinin oluşumu, görevleri, çalışma şekil ve esasları aşağıda belirtilmiştir.
    a) Komitenin oluşumu; Bakanlık, Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü, Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü, Strateji Geliştirme Başkanlığı ile Dış İlişkiler ve Avrupa Topluluğu Koordinasyon Dairesi Başkanlığı tarafından görevlendirilecek temsilcilerinden, Bakan veya yetkilendireceği müsteşar veya müsteşar yardımcısının onayı ile kurulur. Yukarıda adı belirtilen kuruluşlardan en az bir üye olmak üzere komiteye alınacak üye sayısını Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü belirler. İhtiyaç duyulması halinde Teftiş Kurulu Başkanlığı ve Hukuk Müşavirliği’nden Komiteye birer üye alınabilir. Komite başkanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürü veya yetki vereceği Genel Müdür Yardımcısı veya Alternatif Tarımsal Üretim Teknikleri Daire Başkanı tarafından, Komite Sekreteryası ise Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Alternatif Tarımsal Üretim Teknikleri Daire Başkanlığınca yürütülür.
    b) Komitenin görevleri;
    1)Yetkilendirilmiş kuruluş başvurularını değerlendirerek çalışma izni vermek, izin sürelerini uzatmak, izinlerini iptal etmek,
    2)Yetkilendirilmiş kuruluşları kodlamak, kontrolörleri, sertifikerleri kodlamak ve kimliklendirmek,
    3) Kontrolör ve sertifiker yetkisi vermek, yetkilerini iptal etmek,
    4)Yetkilendirilmiş kuruluşların büro denetimini yapmak ve bu denetimlerle Yetkilendirilmiş kuruluşun kontrol ve sertifikasyon faaliyetlerinin tarafsızlığını ve kontrollerinin etkinliğini teyit etmek,
    5)Yetkilendirilmiş kuruluşlara, kontrolörlere ve müteşebbislere organik tarım mevzuatlarına aykırı hareket etmeleri halinde gerekli idari para cezalarının uygulanmasını Bakanlık Makamına teklif etmek,
    6)Türkiye’de organik tarımın yaygınlaştırılması, geliştirilmesi, tanıtılması konularında çalışmalar yapmak, Organik tarım konusunda eğitim, seminer, sempozyum, toplantı, kongre ve fuarların düzenlenmesini teşvik etmek, bahse konu etkinliklere katılmak ve katkı sağlamak,
    7)Uluslararası Organik Tarım mevzuatlarını izleyerek bu konudaki uyumun sağlanması için değişiklik çalışmaları yapmaktır.
    c)Komite, sekreterya tarafından toplantıya çağrılır. Komite üye tam sayısının en az salt çoğunluğuyla toplanır. Kararlar üye tam sayısının salt çoğunluğu ile alınır.
    d)Raportörlük, Komitece Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü temsilcileri arasından seçilen sekreter üye tarafından yürütülür.
    e)Kararlar, toplantı tarihinden itibaren en geç bir ay içinde toplantıya katılan tüm üyeler tarafından imzalanır. Bakan veya Bakan’ın yetki verdiği Makamın Onayına sunulur ve Makam Onayı tarihinden itibaren yürürlüğe girer.'' hükmüne yer verilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dosyanın incelenmesinden, davacı şirketin organik kontrol ve sertifikasyonunu yapan CERES adlı şirket tarafından Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğüne yapılan 14/06/2012 tarihli başvuruda, davacı tarafından üretilen ve ABD'ye satışı yapılan bir parti ürünün arsenik içeriğinin yüksek bulunması nedeniyle toplatıldığı ve davacı şirketin ürettiği dört parti organik nar suyunun analizinde 0,095 ppm arsenik tespit edildiği belirtilmek suretiyle organik ürün sertifikası düzenlenebilmesi için izin verilecek arsenik limitinin ne olduğunun sorulduğu, bu başvuruya cevaben tesis edilen dava konusu işlemde, organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği yolundaki dava konusu Organik Tarım Komitesi kararından bahisle sertifika düzenlenecek organik nar suyu ya da organik nar suyu içeren karışık meyve sularında hiçbir kalıntı bulunmayacağının belirtildiği anlaşılmaktadır.
    Davacılar tarafından, ister organik, ister konvansiyonel yöntemlerle üretilsin tüm tarım ürünlerinde belirli düzeyde bir arseniğin mevcudiyetinin kaçınılmaz olduğu, meyve suyu üretiminde kullanılan içme suyunun da arsenik içerebileceği ileri sürülmekte ise de, davalı idarece piyasa denetimleri sonucunda farklı organik nar sularının analizlerinin yapıldığı ve arsenik tespit edilmediği görülmüştür.
    Öte yandan, AB mevzuatında ve buna paralel olarak ülkemiz mevzuatında organik tarım ürünlerine ilişkin olarak arseniğe özgü belirlenmiş bir kalıntı ya da bulaşan limitinin bulunmadığı ve bu durumun organik meyve sularının arsenik içermesine izin verilmediği anlamına geldiği de açıktır.
    Nitekim, Türk Gıda Kodeksi Gıda Maddelerinde Belirli Bulaşanların Maksimum Seviyelerinin Belirlenmesi Hakkında Tebliğ'in "Ek-2 Metal ve Metaloidler" başlıklı kısmında, meyve suyu, nektarı ve şuruplarındaki arsenik konsantrasyonu için 'kabul edilebilir en yüksek değer'in 0,2 mg/kg olarak belirlendiği dikkate alındığında, idarenin organik meyve sularında tespit edilebilir düzeyde arsenik bulunmaması yönünde iradesinin bulunduğu açık olup, yargı kararıyla davalı idarenin organik meyve sularında bulunabilecek maksimum arsenik limiti belirlemesi konusunda zorlanamayacağı gibi bu durumun kamu yararına da uygun olmayacağı sonucuna varılmaktadır.
    Bu durumda, organik üretimin; güvenilir gıdaya yönelik, kendine özgü standartları bulunan, sentetik kimyasalların kullanımına izin verilmeyen, insan sağlığına ve çevreye zarar vermeyen ve üretimde kimyasal girdi kullanılmadan, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı olan dolayısıyla insan sağlığını ve gıda güvenilirliğini önceleyen ve sağlayan bir model olduğu, organik tarım ürünlerine ilişkin olarak arseniğe özgü belirlenmiş bir kalıntı ya da bulaşan limitinin olmamasının da organik meyve sularının arsenik içermesine izin verilmediği anlamına geldiği dikkate alındığında, Organik Tarım Komitesinin … tarih ve … sayılı Kararının organik ürünlerde hiçbir kalıntı bulunmayacağı ve bunun dışında hiçbir standardın kabul edilmeyeceği yolundaki kısmında ve bu Karara uygun olarak tesis edilen işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.

    Bu itibarla, dava konusu işlemlerin iptali yolundaki Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne;
    2.Dava konusu işlemlerin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 23/06/2021 tarih ve E:2014/4107, K:2021/3581 sayılı kararının BOZULMASINA,
    3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
    4.Kesin olarak, 06/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi