Esas No: 2021/3164
Karar No: 2022/1224
Karar Tarihi: 06.04.2022
Danıştay 9. Daire 2021/3164 Esas 2022/1224 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2021/3164 E. , 2022/1224 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/3164
Karar No : 2022/1224
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: ... Boya İmalat Nak. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; dava konusu ödeme emrinin 2011/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi olmak üzere toplam 2.460.758,83-TL kısmı dışında kalan amme alacakları yönünden; söz konusu amme alacaklarının davacının borçlu şirketin ortağı olduğu 04/10/2010 ilâ 21/11/2011 dönemlerine ilişkin olduğu, söz konusu amme alacaklarının asıl borçlu şirketten tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinin sırasıyla 12/12/2016 ve 26/07/2016 tarihlerinde şirket kanuni temsilcisi ... 'in ikamet adresinde eşi ...'e tebliğ edildiği, ödeme emrine karşı dava açılmadığı gibi herhangi bir ödeme de yapılmaması nedeniyle amme alacağının cebren tahsili amacıyla haciz kararı alınarak haciz varakalarının düzenlendiği, yapılan malvarlığı araştırmasında şirketin haczi kabil herhangi bir malvarlığının tespit edilemediği görüldüğünden, davacının, amme alacakları için şirket ortağı sıfatıyla takibinde hukuka aykırılık bulunmadığı, davanın, dava konusu ödeme emrinin 2011/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi olmak üzere toplam 2.460.758,83-TL kısmı yönünden ise; söz konusu amme alacaklarının davacının borçlu şirketin ortağı olduğu 04/10/2010 ilâ 21/11/2011 dönemlerine ilişkin olmadığı görüldüğünden, davacının, amme alacakları yönünden şirket ortağı sıfatıyla takibinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, dava konusu ödeme emrinin 2011/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi olmak üzere toplam 2.460.758,83-TL kısmı dışında kalan kısmının iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Tahsili amaçlanan kamu alacağına dair vergiyi doğuran olayın, 22/07/2015 tarihli şirkete ait yasal defter ve belgelerin ibrazına ilişkin yazının tebliğine rağmen bu tarihteki mevcut kanuni temsilci ve ortakların yükümlülüğünün yerine getirmemesinden kaynaklandığı, ortaklık sıfatının sona ermesinden sonra şirketin kanuni temsilcisi veya ortaklarının defter ve belge ibraz etmeme eyleminden kaynaklı davacının şahsına atfedilecek bir kusur bulunmadığından söz konusu kamu alacağından sorumlu tutulmaması gereken davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığından davacının istinaf isteminin kabulüne, davanın kısmen reddine ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılarak yeniden yapılan yargılama sonucunda dava konusu ödeme emrinin iptaline, davalı idarenin istinaf isteminin ise yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu ödeme emri içeriği vergi borçlarının defter ve belgelerin ibraz edilmediği tarihte değil, davacının ortak olduğu dönemde doğduğu, verginin daha sonra tarh ve tahakkuk edilmiş olmasının davacının sorumluluğunu kaldırmayacağı, davacının verginin doğmasında kusurunun bulunmasının önem arz etmediği, borcun davacının o dönemdeki ortaklığına bağlı olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
... Boya İmalat Nak. San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla, şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Kanun'un 4369 sayılı Kanun'un 21. maddesiyle değişik 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tahsil imkanı bulunmayan amme alacağından, sermaye hisseleri oranında, doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları, ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahısların devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacağı, amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahısların, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulacağı hükümleri yer almaktadır.
Aynı Kanun'un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun "bir ödeme emri" ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı, kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığını ileri sürerek 15 gün içerisinde vergi mahkemesinde dava açabileceği hüküm altına alınmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzelkişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları hâlinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzelkişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği; yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, davacının ... Boya İmalat Nakliyat Sanayi İç Ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin 04/10/2010 tarihinden 21/11/2011 tarihine kadar %50 hisse ile ortağı olduğu, davacının şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra şirketin 2010 ve 2011 yılları hesap ve işlemlerinin katma değer vergisi yönünden incelenmesi nedeniyle davacı şirket yetkilisi ...'e tebliğ edilen 22/07/2015 tarihli defter ve belge isteme yazısına rağmen 2010 ve 2011 yıllarına ait defter ve belgeler incelemeye ibraz edilmediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporları dayanak alınarak davacı şirket adına re'sen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarının yapıldığı, şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilemeyen amme alacağının tahsili amacıyla davacı adına hissesi oranında şirket ortağı sıfatıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35., 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddeleri ile Anayasa Mahkemesinin 19/03/2015 tarih E: 2014/144 K:2015/29 sayılı kararı ile 13/12/2017 tarih E: 2016/14 K:2017/170 sayılı kararları birlikte değerlendirildiğinde; limited şirket ortaklarının ve kanuni temsilcilerin sorumluluklarının farklı içerikler taşıdığı, kanuni temsilcilerin vergi ile ilgili ödevlerin yerine getirilmemesi nedeniyle sorumlu tutuldukları ve sonraki dönemlerdeki kanuni temsilcilerin bu ödevleri yerine getirmemeleri nedeniyle önceki kanuni temsilcilere sorumluluk yüklenemeyeceğinin kural olarak belirlendiği, limited şirket ortakları için benzer bir hüküm bulunmadığı ve limited şirket borcundan doğrudan doğruya sorumlu tutuldukları, kanuni temsilcilerin borcun tamamından müteselsilen sorumlu oldukları halde, ortakların sorumluluğunun sermaye payına isabet eden borçla sınırlandığı ve kanuni temsilcilere rücu olanağı tanınmış olmasına karşın ortaklara böyle bir rücu olanağı tanınmaması karşısında şirket ortaklarının ve kanuni temsilcilerin takibinin ayrı değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve ortak olan şahsın devirden önceki dönemlere ait amme alacağından doğan sorumluluğunun kusursuz sorumluluk ilkesine dayanması nedeniyle şirketten ayrıldıktan sonra ibraz yükümlülüğü gibi diğer bir takım vergisel ödevlerin yerine getirilmemesi nedeniyle ortaya çıkacak vergi ve cezai sorumluluğun borcun ait olduğu dönemde ortak olanları da kapsayacağı açıktır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu ödeme emri içeriğinde yer alan 2012 ve 2013 yılı muhtelif dönemleri için salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile hesaplanan gecikme faizinin; davacının şirketteki hisselerini devretmesinden sonra seçilen kanuni temsilci tarafından defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden kaynaklandığı görülmekle birlikte; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun "Limited şirketlerin amme borçları başlıklı" 35. maddesinde limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları kuralı gereğince, şirket ortağı için, şirket yetkilisinin sorumluluğundan farklı olarak borcun doğmasında herhangi bir kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın, hissedar olmasının, hissesi oranında borçtan sorumlu olması için yeterli olduğu ve kendi dönemi ile hissesi oranında doğan borçtan sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince, davacının ortak olarak sorumlu olduğu dönemler ve dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı olarak asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilerek şirket nezdindeki takip yollarının usulüne uygun biçimde tüketilip tüketilmediği hususları da dikkate alınmak suretiyle dosyanın yeniden incelenerek karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2.... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 06/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.