15. Hukuk Dairesi 2014/1958 E. , 2015/445 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yürütülen icra takibine itirazın iptâli davasıdır. Davacı şirket yüklenici, davalı şirket ise iş sahibidir. Davacı yüklenici şirket vekili, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında iş ilişkisi bulunduğunu, birkaç kez iş yaptıklarını ve aralarında cari hesap ilişkisi kurulduğunu, son yapılan iş bedelinin ödenmediğinden bahisle iş bedelinin tahsili amacıyla ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/20910 Esas sayılı icra dosyası ile takibe geçtiğini, davalı borçlu şirketin haksız ve yersiz şekilde takibe itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptâlini ve %20"den aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiş, davalı iş sahibi şirket vekili ise, davacı şirket ile aralarında cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, taraflar arasında alışverişin bulunmasının cari hesap ilişkisi kurulduğu anlamına gelmeyeceğini, borçlarının bulunmadığını ve işlemiş faiz de talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne ve %20 oranında icra inkâr tazminatına karar verilmiş, verilen karar davalı vekilince süresinde temyiz edilmiştir.
.... İcra Müdürlüğü"nün 2012/20910 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı davacı şirket tarafından borçlu davalı şirket aleyhine 5 adet faturaya istinaden 24.9.735,00 TL asıl alacak ve 960,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.695,72 TL alacak üzerinden ilâmsız takip yapıldığı, borçlu davalının 16.10.2012 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptâli davasının açıldığı anlaşılmıştır.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece, işlemiş faiz alacağını da kapsar şekilde davanın kabulüne, davalının itirazının iptâline karar verilmiştir. Zaman bakımından uygulanması gereken mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 101/1. maddesi uyarınca, muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşeceğinden, temerrüt, ihtarla tanınan ödeme süresinin sonunda veya aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca borcun ifa edileceği gün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmişse o tarihte oluşur.
Somut olaya gelince; davacı alacaklı tarafından davalı borçlunun takip öncesi temerrüde düşürüldüğü hususu kanıtlanamamıştır. Takip ve davanın dayanağı faturalarda ödeme talimatı da bulunmamakta olup, temerrüt takip ile oluştuğundan mahkemece alacağa takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi ve takip öncesi döneme ilişkin işlemiş faiz alacağı talebinin reddedilmesi gerekir iken kabulü doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekmişse de düşülen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılması gerektirmediğinden, hükmün HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 1. bendinde yer alan “Davanın kabulüne, davalının ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/20910 sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptâline” ilk cümlesinin karardan çıkarılmasına, yerine "Davanın kısmen kabulü ile, davalının ... İcra Müdürlüğü"nün 2012/20910 sayılı dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak yönünden iptâline, işlemiş faize yönelik talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %17.75"ini geçmeyecek şekilde avans faizi işletilmesine" cümlesinin yazılmasına, hükmün 1. bendinin 2. cümlesinde yer alan "2.139,00" rakamının yerine "1.947,00" rakamının yazılmasına, hükmün 2. bendinde yer alan "Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 730,63 TL den peşin alınan 158,85 TL harcın mahsubu ile bakiye ilâm harcı olan 571,78 TL"nin talep halinde karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine" cümlesinin karardan çıkarılmasına, yerine "Harçlar Kanunu gereğince belirlenen karar harcı olan 553,92 TL den peşin alınan 158,85 TL harcın mahsubu ile bakiye ilâm harcı olan 395,07 TL"nin davalıdan alınmasına," cümlesinin yazılmasına, hükmün 3. bendinde yer alan “davacı tarafça yapılan yargılama gideri olup aşağıda dökümü gösterilen 570,00 TL"nin ve davacı tarafça yatırılan 158,85 TL peşin harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine." cümlesinin karardan çıkarılmasına, yerine "Aşağıda dökümü yapılan ve davacı tarafça yapılan 570,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 432,33 TL"si ile 158.85 TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına" cümlesinin yazılmasına kararın değişik bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.