19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11648 Karar No: 2017/7732 Karar Tarihi: 05.12.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11648 Esas 2017/7732 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/11648 E. , 2017/7732 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinden ... Teks. Gıda Tarım Turizm Taşımacılık Petrol Ürünleri Tic. San. Ltd. Şti.’nin Pepsi, ... gibi markaların bölge bayisi olduğunu, diğer müvekkillerinin de bu şirketin ortakları ve yöneticileri olduğunu, müvekkillerinin bu faaliyetleri nedeniyle davalı bankada hesapları bulunduğunu, dava dışı ...’ı vekaletname ile şirket ve şahısları adına işlem yapmak üzere yetkilendirdiklerini, vekaletnamenin süreli olup 31.07.2004 tarihinde bittiğini, ancak davalı bankanın yetkisi bitmiş olmasına rağmen ...’ın muamelelerde bulunmasına müsaade ettiğini, davalı banka tarafından başlatılan icra takiplerine konu borçlarının bulunmadığını, esasen davalı bankadan alacaklı bulunduklarını ileri sürerek müvekkillerinin başlatılan icra takiplerinden dolayı borçlu bulunmadıklarının tespitine, tespit edilecek alacaklarından şimdilik 10.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Türk Ekonomi Bankası A.Ş. vekili, davacıların iddia ve taleplerinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, kötüniyetle hareket ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Temlik alan davalı ... Yönetimi A.Ş. vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, davacılar hakkında ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2007/279 esas sayılı dava dosyasıyla dolandırıcılık suçundan ceza davası açıldığı, davacılar ile davalı banka arasında devamlı bir ticari ilişkinin bulunduğu, davacılar tarafından ticari işleri yürütmek üzere ...’ın 22/07/2003;17/02/2006, 17.02.2006; 17.02.2007 tarihli vekaletnameler ile yetki verdiği, her ne kadar Borçlar Kanunu’nun 38. maddesinde başkası adına işlem tesis eden kişinin temsili yetkisi yoksa ya da sınırlarını aşmışsa yetkisiz temsil söz konusu olup yapılan işleme icazet verilmedikçe temsil olunan alacaklı veya borçlu olmayacağı düzenlenmiş ise de 3 yıl gibi uzun bir süre şirketi temsilen en geniş manada her türlü ticari işlemi yapan temsilcinin işlemlerinden haberdar olmadığından bahisle, 3 yıl sonra yapılan ve süreç içinde benimsenen işlemlere itirazda bulunulmasının MK’nun 2. maddesinde düzenlenen iyiniyet kuralları ve ticari işlerdeki güven ve istikrar kuralı ile bağdaşmayacağı ve yasa gereği tacirin basiretli davranmak zorunda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 05/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.