8. Hukuk Dairesi 2021/4879 E. , 2021/11449 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ... Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında ... Kadastro Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükme karşı davacı ... davalı vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi mera özel siciline yazılmasına karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
... İli ... İlçesinde 1992 yılında yapılan kadastro sırasında, Yeleğen Beldesi çalışma alanında bulunan temyize konu 5865 parsel sayılı 636.900 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera-kamu orta malı vasfıyla sınırlandırılmıştır.
Davacı ... vekili, ... İlçesi ... Kasabasında bulunan 4742, 4745, 4748, 4768, 4571, 4572, 3646, 3666, 3680, 4743, 5778, 3895 ve 5865 parsellerin orta malı olarak yapılan tespitlerinin hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazların Belediye imar planı ve mücavir alan sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, kadastro tespitlerinin iptali ve taşınmazların davacı ... adına tescili talebiyle ... Kadastro Mahkemesinin 1993/316 Esas sayılı dava dosyasıyla dava açmış, ... Kadastro Mahkemesinin kapatılması nedeniyle dava dosyası ... Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.
... Kadastro Mahkemesince, dava konusu her bir parsele yönelik davanın ayrılmasına karar verilerek, dava konusu 5865 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki dava, 2016/14 Esas sırasında kaydedilmiş ve bu esas sırası üzerinden yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, dava konusu 5865 parsel sayılı taşınmazın kadastroca yapılan tespitinin iptali ile parselin orman vasfı ile Hazine adına tespit ve tapuya tesciline karar verilmiş; hükme karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, İlk Derece Mahkemesi tarafından, mera niteliği ile tespiti yapılan taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verildiği, karar başlığında, Orman İdaresi taraf olarak gösterilmediği gibi, dosya içerisinde Orman İdaresi tarafından açılan davaya müdahale edildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge de bulunmadığı, kadastro tutanağının malik hanesinin açık bulunmaması nedeniyle, davada 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 30/2. maddesi gereğince, resen araştırma yapılarak hüküm kurulması olanağının da bulunmadığı, bu durumda talep ve davanın gerektirdiği şekilde hüküm vermeye yeterli araştırma, inceleme ve uygulama yapıldıktan sonra, ulaşılacak sonuca göre; davanın ispat edildiğinin kabul edilmesi halinde, davanın kabulüne ve taşınmazın davacı taraf adına tesciline, davanın ispat edilemediğinin kabul edilmesi halinde ise, davanın reddi ve tespit gibi tescile karar verilmesi gerektiği, davada orman iddiası ve orman niteliği ile tescil talebi olmadığı halde, dava konusu taşınmazın orman niteliği ile tesciline karar verilmesinde isabet bulunmadığı, ayrıca davacı tarafın belediye olması nedeniyle, mera niteliğindeki taşınmazların çıplak mülkiyetinin Hazineye, kullanım hakkının ise ilgili köy/ köyler veya mahalle/mahalleler halkına ait olması karşısında; taşınmazın niteliğinin değiştirilerek orman olarak tesciline karar verilmekle, davacı Belediyenin daha aleyhine bir sonuç doğmuş bulunduğu belirtilerek, davacı ... vekili ve davalı ... vekilinin istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/(1)-b/2 fıkrası gereğince kabulü ile ... Kadastro Mahkemesinin 16.06.2017 tarih ve 2016/14 Esas, 2017/35 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, davacı ... Başkanlığınca açılan davanın reddi ile dava konusu ... İli ... İlçesi ... Beldesi ... Mevkiinde kain 5865 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi mera niteliğinde sınırlandırılarak mera özel siciline yazılmasına karar verilmiş ve iş bu karar davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre temyiz itirazları yerinde görülmediğinden, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK"nin 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, 31.40 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 27.90 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 18.11.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.