MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama, 6136 sayılı Yasa"ya muhalefet
HÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasa"ya muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik katılan ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Suçun niteliği bakımından, suçtan doğrudan zarar görmeyen katılan ..."ın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 238 ve 260.maddeleri uyarınca davaya katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığından, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1 ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 317.maddesi uyarınca katılan ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasa"ya muhalefet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ..."e karşı kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
4) Sanık ... hakkında katılan ..."a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... müdafiinin, katılan ... vekilinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın bir dönem arkadaşlık yaptığı ve ticari ilişkileri olan katılan ... ile araları açıldıktan sonra adli makamlara da yansıyan uyuşmazlıkların büyümesi üzerine olay günü ruhsatsız tabancası ile katılanın işyerine gelerek, başka kişilerin de bulunduğu ortamda çıkardığı ruhsatsız tabancası ile doğrudan katılana ateş etmeye başladığı, korunma refleksi ile koltuk arkasına saklanmaya çalışan katılanın aldığı isabetler sonucu yaralı kurtulduğu olayda;
Tedavisi sonrası düzenlenen Bursa Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 20.01.2015 tarihli raporunda; “...umblikusta ve çevresinde 4 adet, sağ kasıkta 1 adet, sağ uyluk önde 1 adet, sağ uyluk arkada 2 adet, sol uyluk arkada 2 adet, sağ lomberde 1 adet, sağ iliakta 1 adet ateşli silah yaralanması ile uyumlu, deri bütünlüğünü bozan lezyon mevcut olduğu, GAA GÜAMİ batın içine girildiği, batın içinde yaklaşık 1 lt. hemorajik aktif kanama lehine serbest mayii olduğu, eksplorasyona başlandığı, karaciğer bütünlüğü salim, dalak yüzeyi salim, mide salim gözlendiği, treitz ligamandan distale doğru tüm ince barsaklar incelendiği, 130 cm.de 3 adet mezo yaralanması tespit edildiği, primer onarıldığı, 140 cm.de ince barsak tam kat yaralanması tespit edildiği, sütürleri ile onarıldığı, 150 cm.de tam kat ve mezoda yaralanma tespit edildiği, primer sütürler ile onarıldığı, çıkan kolan ve transvers kolon mezenterik yüzde tam kat perforasyon tespit edildiği, sütürler ve primer onarıldığı, mide arka duvar, duedonum, pankreasta patoloji olmadığının görüldüğü, 1 adet subhepatik boşluğa, 1 adet pelvik boşluğa dren konulduğu, ekstremitelerdeki kesilerin primer sütüre edildiği, katlar anatomik planda kapatıldığı, hastanın ameliyat sonrası 31.05.2014 ile 02.06.2014 tarihleri arasında yoğun bakımda takip edildiği, 02.06.2014 tarihinde servise alınan hastanın gaz-gaita deşarjı sonrası oral gıda başlandığı, 05.06.2014 tarihli Beyin Cerrahi konsültasyon notunda; 5 gün önce ateşli silah yaralanması nedeniyle karın, plevral bölge, sağ uyluk ön ve arkada kurşun giriş çıkış delikleri mevcut olan hastanın sağ uyluk ve diz ekstansiyonunda motor kayıp, L2-L3 hipoestezi mevcut olduğu, periferik sinir lezyonu ?, 15 gün sonra EMG istenilmesi, sonuçları ile rekonsültasyonun uygun olduğu, takiplerinde problem olmayan hastanın poliklinik kontrolü önerilerek şifa ile 06.06.2014 tarihinde taburcu edildiği kayıtlı olduğuna göre; mevcut lezyonlara neden olan yaralanmanın; şahsın yaşamını tehlikeye sokmadığı, basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte olduğu" tespitinin yapıldığının anlaşılması karşısında; katılandaki yaralanmanın nitelik ve derecesi ile tedavi sürecindeki bulgular ile rapordaki nihai tespit arasında uyumsuzluk bulunduğu dikkate alınarak, Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulundan rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin, katılan ... vekilinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.