17. Hukuk Dairesi 2016/8446 E. , 2019/2902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının eşi ..."nın, oğlu ... adına kayıtlı traktör ile gerçekleştirdiği tek taraflı trafik kazası neticesinde vefat ettiğini, traktörün davalı ... şirketi tarafından ZMMS kapsamında sigortalandığını, davalı şirkete davacının destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi hususunda 12/09/2014 tarihinde çekilen ihtarnamenin 20/09/2014 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini ancak bir sonuç alınamadığını, eşini trafik kazasında kaybeden davacının destekten yoksun kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 05.02.2016 havale tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebini 69.410,85 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, süresinden sonra sunduğu cevap dilekçesinde, Bafra 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2015/204 Esas sayılı dosyası ile davacı ... ve dava dışı ..., ... ve ... tarafından ferdi kaza sigorta limitinin ödenmesi istemiyle dava açıldığını, her iki dosyanın birleştirilmesini, davacının destekten yoksun kaldığını ispat etmesi gerektiğini, murisin araç sürücüsü olması ve davacının
sürücünün kanuni mirasçısı olması nedeniyle tazminat talep edemeyeceğini, davacıda alacaklılık ve borçluluk sıfatlarının birleştiğini, sürücünün müterafik kusurunun indirim sebebi yapılmasını, müvekkili şirkete tüm belgeler ile başvuru yapılmadığından müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, avans faizi talep edilemeyeceğini belirterek neticede davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 69.410,85 TL maddi tazminatın davanın temerrüt tarihi 01/10/2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, dair karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Desteğin gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Çalışma hayatının aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemi olan pasif devre olarak ayrılması, aktif devrede zararın asgari geçim indirimi dahil edilerek, pasif devrede zararın asgari geçim indirimsiz asgari ücret düzeyinde olacağının kabulü gerektiği Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin, ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira, asgari geçim indirimi (AGİ), ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasına esas ücrete dahil edilemez.
Somut olayda; mahkemenin hükme esas aldığı 20.01.2016 tarihli hesap bilirkişi raporunda, desteğin tazminata esas gelirinin asgari ücret olarak kabul edildiği; aktif ve pasif dönem ayrımı yapılarak desteğin muhtemel bakiye ömür süresine göre tazminatın belirlendiği, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre desteğin 60 yaşına kadar olan muhtemel yaşam süresinin aktif devre ve 60 yaşından sonraki muhtemel yaşam süresinin pasif devre olarak belirlenmesinden sonra, aktif devre için AGİ dahil asgari ücret, pasif devre için AGİ dahil edilmemiş asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, raporda, ölüm tarihinde 67 yaşında olan desteğin bilinen dönem hesaplamasında AGİ dahil asgari ücret üzerinden hesaplanması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.