13. Hukuk Dairesi 2015/39892 E. , 2017/4319 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın Kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılardan ... vekili avukat ... ile davalı vekili avukat Yener Yılmaz"ın gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/239 E sayılı dosyasında verilen kabul kararının Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, bunun üzerine bakiye alacağın tahsili amacıyla başlattığı icra takibine davalının haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek; vaki itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, takibe konu dosyada üç farklı bilirkişi raporu olduğunu, tazminat istemlerinin boşanma davasında feri talepler olduğunu, boşanma gerçekleşmediğinden talep edilecek bir vekalet ücretinin de doğmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takibin 24.149,20 TL asıl alacak üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalıya yönelik vekalet ücreti alacağı istemiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı ilk davanın kesinleştiğini ileri sürerek, bakiye alacağın tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/239 E sayılı dosyasının hükmedilen alacak miktarı yönünden bağlayıcı olduğu, bilirkişi raporuna davalının itiraz ettiği ve raporun bağlayıcı olmadığı, ücret sözleşmesine göre ücretin davalar sonucunda hükmedilecek tazminatın %5"i olarak kararlaştırıldığı, bu nedenle davaya devam edilse idi hükmedilecek tazminat miktarının hesaplanması gerektiği gerekçe gösterilerek, bu kabule göre ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/239 E sayılı dosyasında alınan 9.2.2010 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/239 E ve 2012/350 Karar sayılı ilamında, mahkeme tarafından gerekçede davacının kısmi açtığı dava açısından 253.599,00 TL lik alacağın sabit olduğu belirlemesi olup, taleple bağlı kalınarak kısmi davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karar da deracattan geçerek kesinleşmiştir. Hal böyle olunca miktar açısından davacının talebi kesinleşmiştir ve bu miktar kesin delil haline gelmiştir. Bu nedenle mahkemece belirlenen bu bedel üzerinden ilk kararda hükmedilen 10.000,00 TL nin düşülmesi sonucu bu davada talep edilen 243.599,00 TL lik asıl alacak üzerinden davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 2. nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek olmadığına, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/04/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif) (Muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
Mahkemece verilen hükmün özellikle karar gerekçesinde gösterilen ve açıklanan nedenler de gözetilerek usul ve yasaya uygun bulunduğu düşüncesinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun hükmün bozulması yolundaki kararına katılamıyoruz.