Esas No: 2021/3744
Karar No: 2022/1302
Karar Tarihi: 07.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3744 Esas 2022/1302 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3744 E. , 2022/1302 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3744
Karar No : 2022/1302
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 24/02/2021 tarih ve E:2017/6445, K:2021/421 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 24/02/2021 tarih ve E:2017/6445, K:2021/421 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacı hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üyelik suçundan Yargıtay … Dairesinin E:… sayılı dosyasında ceza davası açıldığı, Dairelerinin karar tarihi itibarıyla yargılamanın devam ettiğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"ndan, davacı tarafından 0505....66 GSM numarasından, … IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
Davalı idarece dosyaya sunulan … ID numaralı, kullanıcı adı "…" olan ByLock kullanıcısına ait ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağında yer alan ve davacının adına açıkça yer verilen yazışma içeriklerinin, davacının FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgüt mensubu olduğuna, örgüt toplantılarına katıldığına ve diğer hususlara yönelik tanık ifadelerinin ve davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
FETÖ/PDY terör örgütünün HSK'da etkin olduğu dönemde davacının özel yetkili bir ağır ceza mahkemesine başkan olarak görevlendirilmesinin, yukarıda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu,
Evinde yapılan aramada Fethullah Gülen'e ve FETÖ'ye ilişkin dökümanların bulunmasının, yukarıda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği, öte yandan, davacı tarafından dava açma süresi geçtikten sonra verilen 17/09/2018 tarihli savunmaya cevap dilekçesi ile dava dilekçesindeki istemin yanında Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptaline karar verilmesi talep edilmiş ise de, dosyanın tekemmül aşaması dikkate alındığında ayrı bir davanın konusunu oluşturabilecek nitelikte olan ve davanın genişletilmesi yasağı kapsamında kalan istemin incelenme olanağının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, meslekten çıkarma kararının verildiği tarihte FETÖ'nün silahlı terör örgütü olduğuna dair herhangi bir yargı kararı bulunmadığından, silahlı terör örgütüne mensubiyet, irtibat ve iltisaktan da bahsedilemeyeceği, 667 sayılı KHK'nın 3. maddesinde yer verilen "iltisak" ve "irtibat" kavramlarının muğlak olduğu, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin ihlal edildiği, söz konusu KHK'nın 3. maddesi ile getirilen tedbirin bir ceza olması sebebiyle, Ceza Hukukuna ilişkin tüm güvencelerin uygulanması gerektiği, olağanüstü hal döneminde olağanüstü halin gerektirdiği ölçüde ve olağanüstü hal süresiyle sınırlı geçici tedbirlerin alınabileceği, olağanüstü hal döneminde alınan tedbirler çerçevesinde hakimlik savcılık mesleğinden çıkarıldığı, 18/07/2018 tarihinde olağanüstü hal uygulamasına son verildiğinden, kendisine uygulanan yaptırımın Anayasal dayanağının kalmadığı, ByLock delilinin hukuka aykırı olarak elde edildiği ve delil olarak kullanılamayacağı, ByLock uygulamasının münhasıran FETÖ üyeleri tarafından kullanılan bir program olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığı, tanık ifadelerinin özgür iradeye dayanmadığı ve gerçeği yansıtmadığı, yapılan aramada Fethullah Gülen'e ve FETÖ'ye ilişkin dökümanların bulunduğu evin babasına ait olduğu, mahkeme başkanının hakkındaki bir soruşturma nedeniyle başka bir mahkemeye atanması üzerine mahkemenin en kıdemli üyesi olması nedeniyle başkan olarak görevlendirildiği, kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesinin, masumiyet karinesinin, ayrımcılık yasağının, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, eğitim hakkının, mülkiyet hakkının ve gerekçeli karar hakkının ihlal edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Diğer yandan; UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu, ceza yargılaması sonucunda Yargıtay … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan davacının 7 yıl 8 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve dosyanın temyiz aşamasında olduğu anlaşılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 24/02/2021 tarih ve E:2017/6445, K:2021/421 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 07/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.