Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; 1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25/04/2017 tarihli ve E.2015/1167 - K.2017/247 sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi hükmü gereğince ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 2) Katılan ..."ye yönelik kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin olarak, 24/10/2019 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun"un 26. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş olduğu ve sanığa isnat edilen TCK"nin 86/2. maddesi kapsamındaki kasten yaralama suçunun mağdurunun farklı olması nedeniyle uzlaştırma kapsamına alındığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nin 253. ve 254. maddeleri gereğince TCK"nin 86/2. maddesinde düzenlenen basit kasten yaralama suçundan uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu, 3) Karşılıklı yaralama suçlarının işlendiği ve sanığın da yaralandığı olayda, tarafların olayın çıkış sebebini ve gelişimini farklı şekilde anlattıkları anlaşılmakla, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespitine çalışılması; bunun mümkün olmaması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, şüpheli kalan bu hal nedeniyle sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışmasız bırakılması, 4) Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve E.2014/140 - K.2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.