Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/12450 Esas 2018/7392 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12450
Karar No: 2018/7392
Karar Tarihi: 28.11.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/12450 Esas 2018/7392 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/12450 E.  ,  2018/7392 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/04/2015 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, kişilik haklarının ihlali nedeniyle uğranılan manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı; davalının, 09/01/2015 tarihinde polis merkezinde alınan ifadesinde; "hatta kendisi doktor olmadığı halde her yerde kendisini doktor olarak tanıtan, evinde insanları muayene eden bir şahıstır" şeklinde beyanda bulunduğunu, doktor olduğuna dair diplomalarının olduğunu, davalının beyanı nedeniyle kişilik haklarının zedelendiğini belirterek uğradığı manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde söz söylemediğini ve davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; davalının ifadesi sırasında sarf ettiği sözlerin savunması ile ilgisi bulunmadığı ve davacının kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya kapsamından; davacının, müteahhit olan davalının yüklenici olduğu sitede ikamet ettiği, davalının da bu sitede kendisine ait daireler bulunduğu, tarafların sitede yaşanan olaylar nedeniyle ihtilaflı olduğu, yaşanan olaylar üzerine davacının davalı hakkında şikayetlerde bulunduğu, davalının polis merkezinde şüpheli sıfatıyla ifadesinin alındığı, 09/01/2015 tarihli ifade tutanağında; “hatta kendisi doktor olmadığı halde her yerde kendisini doktor olarak tanıtan, evinde insanları muayene eden bir şahıstır” şeklinde beyanda bulunduğu, taraflar arasında yaşanan ihtilaf ile dava konusu söz ve ifadelerin savunma amacıyla sarf edildiği ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturmadığı anlaşılmaktadır.
    Şu durumda; manevi tazminat isteminin tümden reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.