17. Hukuk Dairesi 2016/9046 E. , 2019/2879 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili;davalı ... şirketinin trafik sigortacısı olduğu aracın bariyerlere çarpması neticesinde gerçekleşen tek taraflı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan davacıların çocuğu...’nun vefat ettiğini, kazanın oluşmasında sürücünün kusurlu olduğunu davalıya 23.12.2013 tarihinde başvurduklarını ancak sonuç alamadıklarını, davacıların murislerinin vefatı nedeniyle destekten yoksun kalarak zarara uğradığını belirterek fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar için ayrı ayrı 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı ... için 41.559,00 TL, davacı ... için 38.167,00 TL olmak üzere toplam 79.766,00 TL ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekilleri; kazaya karışan aracın müvekkili nezdinde trafik sigortasının olduğunu,sorumluluğun sigortalılarının kusuru oranında azami teminat limiti ile sınırlı olduğunu, tazminat miktarının aktüer bilirkişisi tarafından hesap ettirilmesi gerektiğini, hatır taşıması ve müterafik kusur durumunun değerlendirilmesini, davacıların müvekkiline başvurmadığından müvekkil şirketin dava
açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu olmadıklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma,toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalının kabulü ile;toplam alacak miktarı 79.766,00 TL olmak üzere; her bir davacı için 1.000,00 TL alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı ... için bakiye 40.599,00 TL, davacı ... için 37.167,00 TL alacağın ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm,davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 49. maddesinde kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren kişinin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Trafik kazaları haksız fiil niteliğinde olup somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Haksız fiilin faili ihtara veya ihbara gerek olmaksızın zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylemin işlendiği tarihten itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Haksız fiil faili olan borçlu temerrüde düştüğünden artık faiz haksız fiil tarihinden itibaren istenebilir. Haksız fiil sorumlusu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 53. maddesinde belirtilen zararların tamamı için temerrüde düşeceğinden artık dava açılırken talep edilen miktarın daha sonra 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümleri uyarınca artırılması halinde artırılan kısım içinde haksız fiil tarihinden itibaren faizle sorumludur.
2918 sayılı KTK"nın 99/1 maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları"nın B.2 maddesi gereğince trafik sigortacısının zarar giderim yükümlülüğünün süresi, rizikonun ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya iletildiği tarihten itibaren 8 işgünü olarak belirlenmiştir. Bu sebeple usulüne uygun bir başvuru yapılıp yasada belirlenen süre dolmadan trafik sigortacısı bakımından alacağın muacceliyetinden ve dolayısıyla temerrüdünden söz edilemez.
Zorunlu mali sorumluluk sigortacısı en geç dava tarihi itibariyle temerrüde düşmüş sayılacağından davadan önce usulunce başvuru yapılmamışsa zararın tamamı için dava tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumludur.
Somut olayda, mahkemece dava dilekçesinde talep edilen 1.000,00 TL"lik kısma kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesine karşın ıslah edilen kısma ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.Davacılar vekilinin davalı ... şirketine yaptığı başvurunun tebliğ tarihi 27.12.2013 tarihi olduğu anlaşılmakla davalı ... ödeme yapmayarak 10.01.2014 tarihinde temerrüde düşmüştür. Bu durumda mahkemece, davalının zararın tümü için temerrüde düştüğü de gözetilerek ıslah edilen miktar dahil 10.01.2014 tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HMUK’nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1 numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine “ 1- Davanın kabulü ile; davacı ... için 41.599,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 10.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacı ... için 38.167,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 10.01.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine “ tümcesinin eklenerek hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.