Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki, İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 04/12/2009 tarihli, 2008/209 esas ve 2008/15 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 30/03/2018 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-Konuyla İlgili Bilgiler:
1- “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan sanık ... hakkında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 25/12/2007 tarihli, 2007/109824 soruşturma ve 2007/42800 esas sayılı iddianamesi ile TCK’nın 191/1-2 ve 53/1.maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
2-İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 14/02/2008 tarihli 2008/209 esas ve 2008/15 sayılı kararı ile sanık hakkında TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile birlikte TCK’nın 191/2.maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 22/02/2008 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmesinin ardından infaza başlandığı,
3-Sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davrandığının bildirilmesi üzerine kanun yararına bozma istemine konu İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 04/12/2009 tarihli 2008/209 esas ve 2008/15 sayılı ek kararı ile, sanık hakkındaki kamu davasının TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verildiği, kararın 13/07/2017 tarihinde kesinleştiği
Anlaşılmıştır.
B-Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanun"un 191/2. maddesi uyarınca denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 14/02/2008 tarihli ve 2008/209 esas, 2008/15 sayılı kararının infazını müteakip, Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından sanık hakkındaki infazın tamamlandığı bildirildiğinden, kamu davasının 5237 sayılı Kanun"un 191/5. maddesi uyarınca düşürülmesine dair İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesinin 04/12/2009 tarihli ve 2008/209 esas, 2008/15 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında 6545 sayılı Kanun ile değişmeden önceki haliyle 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi yollamasıyla 191/1-2. madde ve bentleri gereğince cezaya hükmedilmesini müteakip denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, ilgili denetimli serbestlik tedbirinin infazını müteakip hükümlünün mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet Savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın denetim süresine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 04/12/2009 tarihli ve 2008/209 esas, 2008/15 sayılı ek kararının bozulması istenilmiştir.
C-Konunun Değerlendirilmesi ve Karar :
Yapılan incelemede; sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun ile değişmeden önceki haliyle 5560 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi yollamasıyla 191/1-2. madde ve bentleri gereğince hapis cezası ile birlikte denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması nedeniyle hükümlünün cezasının infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet Savcılığınca sadece yerine getirme fişi düzenlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İzmir 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 04/12/2009 tarihli ve 2008/209 esas, 2008/15 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
12/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.