6. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1151 Karar No: 2017/1672 Karar Tarihi: 24.05.2017
Resmi belgede sahtecilik - mala zarar verme - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2017/1151 Esas 2017/1672 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmü temyiz ettiği ceza davasında, Yargıtay 11. Ceza Dairesi dosyayı inceleyerek, para cezası hükmü bakımından temyize uygun bulunmadığını belirterek, irdelemeye başlamıştır. Sanık hakkında kurulan mala zarar verme suçu hükmünün temyiz incelemesi de yapılan mahkeme kararında, suçun mahiyeti, süresi, tarih ve ceza türüne göre detaylı incelemeler yapılırken, belgelerin aslına bakılmadan hüküm verilmesinin yanlışlığına vurgu yapılmıştır. Ayrıca, sanığın cezasının süresi ve hakları üzerinde yapılan kararın, Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği yasal bir maddelenin gözetilmeden verildiği belirtilerek; bu sebeple hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: - 6217 sayılı Yasanın 23. maddesi - 5271 sayılı CMK'nın 272/3-a bendi - 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi - 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi - 5237 sayılı Türk Ceza Yasası'nın 53. maddesi
6. Ceza Dairesi 2017/1151 E. , 2017/1672 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 09/01/2017 tarihli görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-Sanık ... hakkında katılan...a karşı mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde; 6217 sayılı Yasanın 23. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 272/3-a bendi uyarınca, hükmolunan para cezasının miktarı bakımından hükmün temyizi olanaklı bulunmayıp kesin nitelikte olduğundan 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca sanık ... ve savunmanının temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, B- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince; Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak; 1-Sahtecilik suçlarının asıl ve öncelikle bilirkişisi hakim olup, somut olaya göre aldatma yeteneğini takdirin de yalnızca Hakim"e ait bulunduğu gözetilerek, suça konu sahte nüfus cüzdanının resen mahkemece incelenip aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken söz konusu belgenin aslının denetime olanak sağlayacak şekilde dosya içerisinde bulundurulmadan 19.01.2006 günlü “Belgenin fotoğraf hanesinin kağıt yüzeyinin deformeli vaziyette olduğu, mevcut fotoğrafın kenarlarının usülüne uygun olarak kesilmeyip, yerine düzensiz olarak yerleştirildiği ayrıca, belge üzerindeki soğuk mühür izi iz düşümünün sözkonusu fotoğraf üzerinde devam etmediği “tespitine yer verilen Samsun Kriminal Polis Laboratuvarınca düzenlenen kriminal inceleme raporu ile yetinilip yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Sanığın 5237 Sayılı Türk Ceza Yasasının 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmişse de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olmasının gözetilmesi gerekliliği, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.