
Esas No: 2022/6927
Karar No: 2022/9824
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6927 Esas 2022/9824 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, yaşlılık aylığının iptal edilmesine ilişkin Kurum işleminin iptal edilmesini, yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespit edilerek alamadığı aylıklarının Kurum'dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi, davacının çalışmalarının gerçek olduğuna karar vererek, Kurum işleminin iptaline, açıkta kalan aylıkların yasal faizleriyle birlikte davacıya ödenmesine hükmetmiştir. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi, Kurum'un temyizi üzerine, davacının çalışmalarının fiili ve gerçek olduğunun kanıtlanıp kanıtlanmadığı noktasında ilk derece mahkemesinin yeterli araştırma yapmadığı sonucuna vararak kararı bozmuştur. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, bordro tanıkları veya işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu nedenle, davacının çalışmalarının fiili olduğuna dair yeterli kanıtın toplanmadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.
İlgili hukuk kuralları:
-
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının yaşlılık aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, davacının 01.07.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine ve alamadığı aylıklarının davalı Kurumdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı SGK Başkanlığı vekili; ... Oto Kiralama Gıda Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. adına kayıtlı işyeri ile ilgili olarak SGK denetmenliğinin 15.01.2016 tarihli raporuna istinaden davacının da bulunduğu pek çok kişinin bildirimlerinin iptal edildiğini, davacı aylık bağlama şartlarını yerine getirmediğinden aylığın durdurulduğunu, kurumun işleminde usule aykırılık bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davacının davasının kabulüne,davalı SGK tarafından 2016/İ.K/4 sayılı rapora istinaden davacının 2011 yılına ait toplam 32 günlük bildirimlerinin iptal edilmesine ilişkin olarak kurum işleminin iptaline, davacının 1197638-016 kurum numaralı işyerinde 2011/10 ve 2011/11 aylarında toplam 32 günlük çalışmasının fiili olduğunun tespitine,davacının 01.07.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığı, ancak 20.06.2016 tarihinden itibaren durdurulmuş olan yaşlılık aylığının ödenmeyen aylarına ilişkin; ödemeye hak kazandığın aylardan itibaren her bir aylığın ödemenin yapılacağı tarihe kadar ay ay işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
Bölge Adliye Mahkemesince; davalı Kurumun istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, tanık beyanlarının çelişkili olduğu,davacının fiili çalışmasını ispatlayamadığı, tanıklardan da çalışması iptal olanların bulunduğu, davacının da aralarında olduğu toplam 49 kişinin çalışmasının iptal edilmiş olduğu, fiili çalışmanın yeterince araştırılmadığını belirterek kararı temyiz etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, ilk derece mahkemesince yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya ... ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.
Somut olayda; davacının 20.10.2011 ile 20.11.2011 arası çalışmalarının bildirildiği ... Oto Kiralama Gıd. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. işyerinin 30.09.2011 tarihinde ticaret siciline tescil edildiği, vergi dairesinin 30.09.2011 tarihli yoklama fişinde “Hamitler Mahallesi Kültür Sokak No 18 ... adresinde konfeksiyon imalatı işine başladığı, 40 adet dikiş makinesi olduğunun” belirtildiği, 19.06.2012 tarihli yoklama fişinde ise, “adrese gidildiğinde işyerinde ticari faaliyet olmadığı, şirket müdürünün cezaevinde tutuklu olduğunun” belirtildiği, Kurum müfettişi tarafından beyanı alınan sigortalıların büyük kısmının işyerinin bulunduğu yeri ve yapılan işi ayrıntılı olarak tarif ederek kendilerinin ... yanında çalıştığını, ... isimli bir şirketi bilmediklerini beyan ettiği, ticaret sicil kayıtlarına göre ...’un şirket ortağı ve müdürü olduğu, işyerinden bildirimi yapılan tüm sigortalıların çalışmalarının iptal edildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından, işyerinin sahte işyeri niteliğinde olmadığı anlaşılmakla birlikte, Mahkemece, davacının çalışmasının fiili ve gerçek olup olmadığı konusunda yapılan araştırma yeterli bulunmamıştır.
Mahkemece yapılacak ...; davacının çalışmasının geçtiği işyeri adresinde yapılan komşu işyeri araştırmasında, konut bölgesi olduğu belirtildiğinden, yakın apartmanlarda o tarihlerde ikamet eden ev sahipleri ile komşu apartmanların apartman görevlileri, yakın market, berber, kahvehane gibi komşu işyerleri sahipleri ile çalışanları Sosyal Güvenlik Kurumu, vergi dairesi, emniyet, belediye aracılığıyla tespit edilerek bu kişilerin bilgi ve görgülerine başvurulmalı, ... hakkında denetim raporu nedeniyle yürütülen ceza soruşturması olup olmadığı araştırılmalı, varsa ceza dosyasının bir örneği dosyaya eklenmeli, davacı ile aynı dönemde bordroda kayıtlı sigortalılar arasından resen seçilecek bordro tanıkları dinlenmeli, işyerinin kuruluşundan itibaren tüm vergi kayıtları ilgili vergi dairesinden istenmeli, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar verilmelidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.