11. Hukuk Dairesi 2016/6967 E. , 2018/650 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/03/2016 tarih ve 2015/673-2016/176 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 09.01.2018 günü hazır bulunan davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı aleyhine ... Bölge Mahkemesinde açmış olduğu tazminat davası sonunda 31/07/2003 tarihli kararla 1.157.082 USD’nin ödenmesine karar verildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini ileri sürerek, yabancı mahkeme kararının tenfizini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ilamın kesinleştiğine dair .... makamlarınca onaylanmış belge ve tercümenin bulunmadığını, müvekkilinin yabancı mahkemeye çağrılmadığını ve savunma hakkının kısıtlandığını, tenfiz şartlarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; davanın kabulüne, davaya konu edilen “2/A-66 - 03” sayılı 31/07/2003 tarihli .... Bölge Mahkemesinin davalının davacıya 1.157.082,00 USD ödemesi hükmünü içeren kararının 5718 sayılı Yasa kapsamı gereğince tenfizine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, davalı vekilince yabancı mahkemede yapılan yargılamada davalı tarafa çıkartılan tebligatların davalı çalışanı olmayan kişiye teslim edildiği, bu suretle tebligatların usule uygun bulunmadığı, savunma hakkının kısıtlandığı savunulmuş, mahkemece bu hususta bir inceleme yapılmamıştır. Bu suretle, davalı vekilinin savunması üzerinde durularak, yabancı mahkemece davalı tarafa yapılan tebligatların tebliğ edildiği kişinin gerektiğinde SGK ve ticaret sicil kayıtları da incelenmek suretiyle davalı şirket ortak veya yetkilisi ya da çalışanı olup olmadığının belirlenmesi, böylece davalı şirket ile ilgisinin, yapılan tebligatların usule uygun olup olmadığının tespiti, yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin koşulların sağlanıp sağlanmadığının değerlendirilmesi, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 25/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.