Esas No: 2021/9944
Karar No: 2022/9936
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/9944 Esas 2022/9936 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/9944 E. , 2022/9936 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, Bağ-Kur sigortalılık tespiti ve sicil numaralarının birleştirilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı, 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur ve 1479 sayılı Kanun kapsamında Bağ-Kur sigortalılığına esas ... - ... - ... - ... Bağ-Kur sicil numaralarının ve bu sicil numaralarındaki hizmetlerin birleştirilmesini, 23.01.1986 - 03.07.1995 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Kanuna tabi Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ile 01.01.1996 tarihinden itibaren 2926 sayılı Kanuna tabi Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitine dair karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı SGK Başkanlığı vekili; tevkifat primine istinaden davacının 01.07.1998 - 31.12.1998, 01.06.2000 - 31.12.2001 ve 01.05.2003 tarihinden itibaren 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının belirlendiğini, 5510 sayılı Kanunun Geçici 17. Maddesine istinaden sigortalılık süresinin tescil tarihi itibariyle durdurulduğunu ve 01.05.2008 tarihi itibariyle yeniden başlatıldığını, davacının, talebi halinde durdurulan sigortalılık sürelerini ihya edebileceğini beyan etmek suretiyle; davanın reddini talep etmiştir.
Dahili davalılar ... ve ...; 16.08.2012 tarihli celsede, babalarının Bağ-Kur borcu nedeniyle haciz geldiği ve prim borcunu ödediklerini, banka dekontlarını mahkemeye sunduklarını, babalarının doğma büyüme Kaykıllı köyünde yaşadığını, davacının, komşu köy olan Dumanlı köyünden olması nedeniyle tanıdıklarını beyan etmek suretiyle, davanın reddini talep etmişlerdir.
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın reddine dair hüküm tesis edilmiştir.
Davacı vekili, Kurumun 6111 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma ve ihya ile cari prim borcunu tahsil ettikten sonra müvekkilinin hizmetinin bulunmadığını beyan etmesinin iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığını, yargılama aşamasında Kurumun bakiye borcun yapılandırması halinde sigortalılık süresini geçerli sayacağına ilişkin kabulünde sorun bulunmadığını, davacının yaşlılık aylığı şartlarını yerine getirdiğini beyan ederek; ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince; davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ... 2. ... Mahkemesi'nin, 12.10.2017 tarihli, 2013/231 E, 2017/172 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.3 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulü ile , ... TC Kimlik Numaralı davacı ...'in ... Bağ Kur sicil numarasında 23.01.1986 - 03.07.1995 tarihleri arasında 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu beyanla, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
Kurum vekili, kararın eksik incelemeye dayalı olduğunu beyanla, davaya konu kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Eldeki davada, davacı, 23.1.1986’dan itibaren seyyar elektrikçilik yaptığını 23.1.1986’dan vergi kaydının olduğunu, 10.2.1986 tarihinden itibaren esnaf sicil kaydının olduğunu, 11.2.1986-3.7.1995 dönemine ilişkin oda kaydı olduğunu, 2.1.1984-31.12.1992 primlerini 1994’de icra yoluyla ödediğini, …60 bağ-kur numaralı, …05 bağ-kur numaralı, …07 bağ-kur numaralı sigortalılıkları ile …80 numaralı tarım bağ-kur sigortalılıklarının birleştirilerek; 23.01.1986 ile 03.07.1995 tarih aralığında 1479 Sayılı Kanuna tabi sigortalılığının tespiti, 01.01.1996 dan dava tarihine kadar, ki bu tarih 26.10.2011 dir, 2926 Sayılı Kanuna tabi olarak sigortalılığının tespitini talep etmiştir.
Davanın konusu, davacının sigortalılık sürelerinin belirlenmesi ile sonucuna göre yaşlılık aylığı talebinin değerlendirilmesi hakkındadır.
Somut olayda, öncelikle davacı ... oğlu 1953 doğumlu ... olup ; dava konusu ettiği …60 bağ-kur sicil numaralı sigortalılık ise ... oğlu 1952 doğumlu ...’e aittir. Bu sigortalılık ... oğlu ... adına 2.1.1984-11.6.1998 tarihli vergi kaydına dayanılarak tesis edilmiş; ölümü üzerine eşi ve çocuklarına ölüm aylığı bağlanmıştır. Dolayısıyla bu sigorta bilgilerinin davacı ile ilgisi olmayıp; birleştirme talebinin reddi usul ve yasaya uygundur.
Davacının dava konusu ettiği …05 bağ-kur sicil numaralı sigortalılık ve diğer sigortalılıklar davacı hakkındadır. Kurum tarafından önce 23.1.1986-1.2.1993 dönemi için sigortalılık süresi verilmiştir. Bilahare 30.10.2019 tarihli yazıda 1479 sigortalılığının bulunmadığı bildirilmiştir. Davacının 23.1.1986-1.2.1993 tarihlerinde vergi kaydının mevcut olması, 11.2.1986-3.7.1995 tarihleri arasında oda kaydının olması, 10.2.1986’dan itibaren devam eder şekilde esnaf sicil kaydının olması karşısında Bölge Adliye Mahkemesince 23.1.1986-3.7.1995 tarihleri arasında esnaf bağ-kur sigortalılığı verilmesi isabetlidir.
Öte yandan, davacının dava konusu ettiği …07 bağ-kur sicil numaralı sigortalılıkta 1.10.2008-29.12.2011 dönemi için bağ-kur sigortalılığı verilmişse de bilahare vergi kaydı bulunmadığından iptal edilmiştir. Gerçekten bu döneme ilişkin vergi kaydı veya meslek kuruluş kaydı bulunmaması karşısında ; davacının talebinin bu kısım yönünden reddi de isabetli görülmüştür.
Davacının son olarak dava konusu ettiği …80 nolu tarım bağ-kur sigortalılığı hususunda ise; bu konuda Mahkemece talebin reddine dair karar verilmiş olup; davacı adına 2002-2008 yıllarına ilişkin ÇKS kaydının varlığı, 2.5.2005’den itibaren devam eder şekilde ziraat odası kaydı; 9.6.1998, 4.5.2000, 16.5.2001 tarihleri arasında tekelden yapılmış prim tevkifatı bulunmaktadır. Ayrıca 1.7.1998, 18.4.2003, 21.4.2004, 23.3.2005, 26.4.2006, 20.4.2007, 7.7.2011, 1.8.2011 tarihlerinde müstahsil makbuzları mevcuttur. Yine tapuda müstakil olarak davacı adına kadastrodan tespit görmüş 9 adet tarla ile bir ahşap ahır ve bir de ahşap ev görülmektedir. Davacı 6111 sayılı Kanundan yararlanarak tarım bağ-kur sigortalılığının primlerini ödemek için başvuruda bulunmuş, Kurum tarafından 1.6.1997-1.6.2011 dönemi tarım bağ-kur sigortası olarak değerlendirilip; 17.099 TL prim borcu hesaplanmış, 9.080 TL ödenmiş, bilahare bakiye 8.019 TL prim 7.306 gecikme faizi ile 15.325 TL daha 21.12.2016 tarihinde ödenmiştir. Davacının prim tevkifatlarının bulunması nedeniyle 1.7.1998-31.12.2001 dönemi tarım bağ-kur sigortalısı kabul edilebileceği gibi 1.5.2003 sonrasında ÇKS kaydı, ziraat odası kaydı, müstahsil makbuzlarının bulunması nedeniyle prim ödemelerinin karşıladığı süre kadar tarım bağ-kur sigortalılığı verilmesi mümkün bulunmaktadır. Bu nedenle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile bu yönden yapılan ödemelerin karşıladığı süre kadar sigortalılık belirlenerek; davacıya verilmesi ve yaşlılık aylığı şartlarının da bunun sonucuna göre belirlenmesi gereklidir.
Diğer taraftan …60 sicil numaralı dosya sigortalısı ... Oğlu ... hakkında yapılan prim tahsiline ilişkin icra takibinde, ... İcra Müdürlüğü 1993/125 E. sayılı icra dosyasına; davacının da bağ-kur sigortası borcu bulunduğundan, hataen davacı tarafından 4.7.1993 tarihinde ödeme yapıldığı görülmektedir. Ödeme belgesindeki imzanın davacının eli ürünü olduğu grafoloji bilirkişisinin raporu ile belirlenmiştir. Bu kapsamda , davacının kuruma başvurusunun sağlanması ile .. 60 sicil hakkında davacı tarafından yapılan ödemenin , davacının sigortalılık prim borçları nedeniyle , kendi sigortalılığına aktarılıp aktarılmayacağı ; aktarılacaksa hangi sigortalılık prim borcuna aktarılacağı hususunda işlem yapılması istenilerek; bu işlem sonucu sigortalılık süresi belirlenerek; sonuca göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulüne dair kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.