Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/9509 Esas 2018/7357 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9509
Karar No: 2018/7357
Karar Tarihi: 26.11.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/9509 Esas 2018/7357 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/9509 E.  ,  2018/7357 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 23/03/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 09/03/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; müvekkilinin sanık olarak yargılandığı ceza dosyasında alınan bilirkişi raporunun davalı tarafça site girişine asıldığını, bilirkişi raporlarının kesin kanıt niteliğinde olmadığını, raporunun bilimsel ve hukuki temellerden çok uzak olduğunu, müvekkilinin itibarının zedelendiğini, gerek aile düzeni gerekse kişisel psikolojisine bağlı iş düzenini etkilediğini, bu nedenle işlerinin aksadığını belirterek oluşan manevi zararının tazminini talep etmiştir.
    Davalı; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; davalının eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu kabul edilerek manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dava konusu olayda; tarafların aynı sitede oturdukları, davalının, davacının yargılandığı ceza davasında dosyaya sunulan bilirkişi raporundan bir örneği, site girişine asmasını kişilik haklarına saldırı olarak görmüş ise de, davacının da belirttiği gibi bilirkişi raporu kesin delil niteliğinde olmadığı gibi anılan raporun paylaşılması kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilemez. Mahkemece bu husus gözetilerek manevi tazminat isteminin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davalının manevi tazminattan sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.