3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9041 Karar No: 2019/21323 Karar Tarihi: 21.11.2019
Kasten Yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/9041 Esas 2019/21323 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık \"kasten yaralama\" suçundan mahkum edilirken, diğer bir sanık ise beraat etti. Ancak yapılan temyiz sonrasında, sanık için verilen beraat kararının sebepleri yeterli değil olduğu gerekçesiyle bozuldu. Sanık için verilen ceza kararı da çeşitli sebeplerle bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyle: 5271 sayılı CMK'nın 260/1, 237/2, 239/2 ve 225. maddeleri ile 5237 sayılı TCK'nin 53/1 ve 53/4. maddeleri.
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Müşteki ..."ın sanıklardan şikayetçi olduğu ancak kamu davasına katılmak isteyip istemediği hususu sorulmadığı ve bu hususta bir karar verilmediği, müştekinin süresinde temyiz dilekçesi verip hükümleri temyiz ederek katılma iradesini gösterdiği anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nin 260/1. ve 237/2. maddeleri uyarınca hükümleri temyize hakkı bulunduğundan katılan olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede; 1) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz nedenlerinin incelenmesinde; a) 5271 sayılı CMK"nin 239/2 maddesi hükmü uyarınca suç tarihinde yaşı küçük mağdura zorunlu vekil görevlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b) Kabule göre de, soruşturma aşamasında dinlenen ..."ın mahkeme huzurunda tanık sıfatıyla dinlenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 2) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz nedenlerinin incelenmesinde; a) Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 10.03.2015 tarihli iddianame ile sanık hakkında yaşı küçük mağduru eliyle vurarak onu basit tıbbi müdahale ile iyileşecek derecede yaraladığından bahisle kamu dava açıldığı ve 5271 sayılı CMK"nin 225.maddesi uyarınca hükmün konusu iddianamede gösterilen fiilden ibaret olması gerektiği halde, iddianame anlatımında unsuları gösterilmeyen"" sanığın mağduru banyoya da kilitlemek suretiyle kötü davranmak bu bağlamda kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığını ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olmak suçundan" hüküm kurulması suretiyle CMK"nin 225. maddesine aykırı davranılması, b) 5271 sayılı CMK"nin 239/2 maddesi hükmü uyarınca suç tarihinde yaşı küçük mağdura zorunlu vekil görevlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre de; c) 7 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmü ertelenen sanık hakkında, aldığı ceza miktarı olan 1 yıl 8 ay süre ile denetim süresi tayin edildiği belirtilmek suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması, d) Kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nin 53/4. maddesine göre 53/1. maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan ve sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 21.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.