Esas No: 2019/4583
Karar No: 2022/1295
Karar Tarihi: 07.04.2022
Danıştay 9. Daire 2019/4583 Esas 2022/1295 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/4583 E. , 2022/1295 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4583
Karar No : 2022/1295
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Turizm
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Başkanlığı-...
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından üstlenilen ihalenin mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle ödenen 1.161.915,90 TL ihale karar damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin ...tarih ve ...sayılı işlemin iptali ve ödenen damga vergisinin iadesine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesi ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 122’nci maddesinde, mükelleflerin vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124’üncü maddesinde de, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri düzenlenmiştir. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi istenebilecek vergi hatasının tanımı, aynı Kanunun 116’ncı maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenilmesi olarak yapıldıktan sonra; 117’nci maddede hesap hataları düzenlenmiş, 118’inci maddesinde vergilendirme hatalarına işaret edilerek mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hata olarak sınırlandığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 114'üncü maddesinin birinci fıkrasında vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmemesi durumunda vergilerin zamanaşımına uğrayacağı hükmüne yer verildiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun düzeltmede zamanaşımı başlıklı 126'ncı maddesinde ise 114'üncü maddede yazılı zamanaşımı süresi dolduktan sonra meydana çıkarılan vergi hatalarının düzeltilemeyeceğinin hüküm altına alındığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından ...tarih ve ...sayılı meclis kararı ile mülkiyetinde bulunan "İstanbul ili, Beşiktaş İlçesi, ...Mah. ...pafta ...ada,...ve ...numaralı parsellerin" ihale yolu ile satışına karar verildiği, 24/11/2010 tarihinde ihalenin yapıldığı, ihalenin davacı şirkete kaldığı, 10/12/2010 tarihinde 1.161.916,00 TL ihale karar damga vergisinin ödendiği, taşınmazların şirket adına tescil edildiği, ihalenin iptali talebiyle açılan davada ...İdare Mahkemesinin E:...,K:...sayılı kararıyla ihalenin iptaline karar verildiği, kararın temyiz ve karar düzeltme aşamalarından geçerek 07/04/2015 tarihinde kesinleştiği, davacı şirket tarafından "vergiyi doğuran olayın geçmişe etkili olarak ortadan kalktığı, ödenmiş olan olan damga vergisinin,verginin mevzuunda hata teşkil ettiği ödenen ihale karar damga vergisinin iadesi" istemiyle 12/04/2017 tarihinde Hocapaşa Vergi Dairesine başvurduğu, söz konusu başvurunun reddi üzerine, şikayet yoluyla 21/06/2017 tarihinde Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığına başvuruda bulunduğu, yapılan şikayet başvurusunun ise Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın ...tarih ve ...sayılı yazısıyla reddedildiği, ihale karar damga vergisinin 10/12/2010 tarihinde tahakkuk ettiği, davacı şirket tarafından ihale karar damga vergisinin 24/01/2011 tarihinde ödendiği, davacının idareye mevzuuada hata kapsamında ilk başvurusunun 12/04/2017 tarihinde olduğu görülmüş olup, Vergi Usul Kanunun 126.maddesinde vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl dolduktan sonra meydana çıkarılan vergi hataları düzeltilemeyeceği şeklindeki amir hükmü ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket tarafından düzeltme talebinin, zamanaşımı süresi dolduktan sonra yapıldığı açık olup, zamanaşımı süresi geçtikten sonra yapılan düzeltme talebinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: İhalenin ....İdare Mahkemesi kararı üzerine iptal edildiği, ihalenin iptali edilmesi kararının 2015 yılında kesinleştiği, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmediği, zamanaşımı başlangıcında idare mahkemesi kararının kesinleşme tarihi olan 07/04/2015 tarihinin dikkate alınması gerektiği ileri sürülerek iptali ve fazladan ödenen damga vergisinin iadesine karar verilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: 24/11/2010 tarihinde ihalenin yapıldığı, 10/12/2010 tarihinde damga vergisinin ödendiği, taşınmazların şirket adına tescil edildiği, ihalenin iptaline ilişkin mahkeme kararının 07/04/2015 tarihinde kesinleştiği, davacı şirket tarafından damga vergisinin iadesi istemiyle 12/04/2017 tarihinde Vergi Dairesine, şikayet yoluyla 21/06/2017 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığına başvurduğu, ihalenin iptaline ilişkin ilk mahkeme kararının 30/03/2012 tarihinde verildiği, davacı tarafından ihalenin ileri bir tarihte feshedileceğinin öngörülmesi mümkün olmadığından, ihalenin feshi nedeniyle oluşan yeni hukuki durum karşısında davacının idareye başvurmaktan başka imkanının kalmadığının kabulü ve bu başvuruya ilişkin beş yıllık zamanaşımı süresinin en erken 30/03/2012 tarihli mahkeme karar tarihinden başlatılabileceği görüşü ile temyiz isteminin kabulü ile ile usul ve yasaya aykırı olan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davacının duruşma istemi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu'nun 17/2. maddesi uyarınca uygun görülmeyerek işin esasına geçildi:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2....Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan ...-TL maktu harç alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın .... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.