12. Ceza Dairesi Esas No: 2018/361 Karar No: 2019/2058 Karar Tarihi: 14.02.2019
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/361 Esas 2019/2058 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, taksirle öldürme suçundan mahkum edilmiş ancak sanık müdafii bu karara itiraz etmiştir. Temyiz incelemesi sonucunda, katılanlar vekilinin temyiz talebi süresinden sonra yapıldığı için reddedildiği, ancak sanık müdafının itirazları bazı nedenlerle kabul edildiği belirtilmiştir. İnceleme sonucunda, sanığa verilen 3 yıl 4 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi gerektiği, ancak adli para cezasının belirtilmediği ve sanığın şahsi durumlarına uygun şekilde ceza miktarının belirlenmediği kaydedilmiştir. Bu nedenle, hüküm fıkrasında bazı düzeltmelerin yapılması istenmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 85/1, 62, 52/2-4, 61/1-g ve 50/1-a, 50/4 ve 52/3.
12. Ceza Dairesi 2018/361 E. , 2019/2058 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK"nın 85/1, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm ile temyiz isteminin reddine dair ek karar, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: A- Katılanlar vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Katılanlar vekilinin yüzüne karşı 19.09.2017 tarihinde verilen hükmün, katılanlar vekili tarafından 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 28.09.2017 tarihinde temyiz edildiğinin anlaşılması karşısında; katılanlar vekilinin temyiz isteminin süreden sonra yapıldığı gerekçesiyle reddine ilişkin Düzce 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.10.2017 tarihli ek kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından, verilen ret kararının ONANMASINA, B- Sanık müdafınin sanığın mahkuımiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince; Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi, 2- Sanık hakkında hükmedilen 3 yıl 4 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının ve kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 232/6. maddesine ve TCK"nın 52/3. maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. beninde bulunan "suç sebep ve saikleri" ibaresinin hükümden çıkarılması, hüküm fıkrasının 6. bendinin de çıkarılarak yerine “Sanığa verilen 3 yıl 4 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK"nın 50/4. maddesi delaletiyle TCK"nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK"nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 1215 tam gün olarak belirlenmesine; TCK"nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 24.300 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.