Esas No: 2021/7414
Karar No: 2022/1883
Karar Tarihi: 07.04.2022
Danıştay 5. Daire 2021/7414 Esas 2022/1883 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2021/7414 E. , 2022/1883 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/7414
Karar No : 2022/1883
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN ÖZETİ : Konya İli, ... İlçesinde Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan davacının, ... Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaptığı dönemde hakkında Erciş Cumhuriyet Başsavcısı tarafından düzenlenen 03/07/2014 tarihli derece terfi sicil fişinin iptali istemiyle açılan davada ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının bozulmasına dair Danıştay Beşinci Dairesinin 23/01/2018 tarih ve E:2016/26725, K:2018/4101 sayılı kararı üzerine, ... İdare Mahkemesince bozma kararına uyularak davanın reddi yolunda verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu derece terfi sicil fişinin 9 nolu kısımda yer alan "Halk arasında nasıl tanındığı, ahlakının iyi, yargıçlık şerefine dokunacak şekilde içkiye ve kumara düşkün olup olmadığı, başka görünen kötü alışkanlıklarının olup olmadığı" hanesine; "Kötü alışkanlığına rastlanmamıştır. Zaman zaman halktan kişilerle tartışmaya girdiği ve müşteki olarak dava açtığı görülmüştür." şeklindeki ifadenin, şahsının halkla geçinemeyen, tartışmacı ve kavgacı bir kişi olduğu izlenimi doğurabilecek bir açıklamada bulunulduğunu, söz konusu açıklamanın soyut ve subjektif değerlendirmeler olduğu ve somut delillere dayanmadığı, halktan kişilerle herhangi bir tartışmaya girmediği ve taraf olduğu olaylarla ilgili davalı idarece soruşturma izni verilmediği halde karşı taraf hakkında açılan ceza davasında anılan kişinin cezalandırılmasına karar verildiği, geçmiş yıllardaki hâl kâğıtları ve sicil fişlerinin olumlu olduğu ileri sürülerek dava konusu işlemin iptali istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Anayasanın 139. maddesinde belirtilen teminat kapsamında görev yapan hakim ve savcılar hakkında Adalet Müfettişlerince düzenlenen hal kağıtlarının, her türlü subjektif kaygı ve değerlendirmelerden uzak bir şekilde, sağlam ve güvenilir kaynaklardan elde edilen bilgi ve belgelere dayanarak titizlikle hazırlanması, ilgilisini küçük düşürücü, kişisel ve ailevi itibarını zedeleyici isnat ve değerlendirmelere yer verilmemesi, olabildiğince gerçek ve objektif durumu yansıtarak ilgili hakim veya savcının olumsuz ve eksik görülen yönlerini sonradan gidermesini sağlamasına elverişli olması zorunludur. Aksi durum, hal kağıtlarının, yükselmelerde gözönüne alınan unsurlardan biri olması nedeniyle, her türlü tavsiye ve telkinden uzak olarak görevlerini yerine getiren hakim ve savcılarının iş ve çalışma barışını ortadan kaldırmasına, ilerleme ve yükselmelerinin subjektif değerlendirmelere dayalı olarak yapılmasına yol açması kaçınılmazdır. Dava konusu derece terfi sicil fişi düzenlenirken yer alan olumsuz değerlendirmelere ilişkin maddi gerçeği yansıtmadığı, somut bilgi ve belgelerin açık ve net olarak ortaya konulamadığı anlaşılmış olup iş bu dava açıldıktan sonra davalı idarenin söz konusu sicil fişini düzenleyen Başsavcıdan dayanak bilgi belge istemesi üzerine bir kısım soyut bilgi ve belgenin dayanak gösterilmesi, düzenlendiği anda somut belgeye dayanmayan ve objektif değerlendirme ilkelerine dayalı olmaksızın düzenlenen sicil fişini hukuka uygun hale getirmeyeceği açık olduğundan, idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır.
Bununla birlikte, idare Mahkemesi kararının gerekçesinde; dava konusu sicil fişinin davacı ile doğrudan muhatap olan, onu gözetleyen ve denetleyen, iş bölümüne göre iş sevk eden kişi tarafından kaleme alındığı, mevzuatta öngörülen şekilde gözlemin sicile yansıtıldığı, diğer yandan; sicil fişinde davacının üst dereceye yükselmeye layık (mümtazen yükselebilir) olduğunun belirtildiği dikkate alındığında; söz konusu ibarelerin olumsuz değerlendirmeler içermediği kanaatine varılmış ayrıca dava dosyasında, dava konusu derece terfi sicil fişinin subjektif nedenlere dayalı olarak düzenlendiğini kanıtlayıcı herhangi bir bilgi ve belgenin de mevcut olmadığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, 03/07/2014 tarihli derece terfi sicil fişinin 9 nolu kısımda yer alan "Halk arasında nasıl tanındığı, ahlakının iyi, yargıçlık şerefine dokunacak şekilde içkiye ve kumara düşkün olup olmadığı, başka görünen kötü alışkanlıklarının olup olmadığı" hanesine "Kötü alışkanlığına rastlanmamıştır. Zaman zaman halktan kişilerle tartışmaya girdiği ve müşteki olarak dava açtığı görülmüştür." şeklindeki ifadeye ilişkin olarak dosya münderecatında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, ... Sulh Ceza Mahkemesinin E:... sayılı esasına kayıtlı davaya konu olayda, davacı tarafından, trafiği tehlikeye düşürecek şekilde hızlı araç kullanan şahsı uyarması üzerine şahsın kendisine hakaret etmesi nedeniyle şikayet hakkını kullandığı, ve açılan davada şikayet edilenin cezalandırılmasına karar verildiği, yine ... Asliye Ceza Mahkemesinin E,:... sayılı esasına kayıtlı davaya konu olayda; davacının yürüttüğü bir soruşturma ile ilgili olarak kendisini cep telefonundan arayan kişiden şikayetçi olduğunu ve bu kişi hakkında adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçundan kamu davası açıldığı, yine davacı hakkında davalı idareye yapılan bir şikayet neticesinde, ... Kurulu ... Dairesinin ... tarih ve ... sayılı kararıyla müştekinin iddiasının soruşturma izni verilmesini gerektirir mahiyet ve ağırlıkta bulunmadığı gerekçesiyle soruşturma izni verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu sicil fişinde yer alan,"Zaman zaman halktan kişilerle tartışmaya girdiği ve müşteki olarak dava açtığı görülmüştür." şeklindeki ifadenin, davacının kişiliği hakkında olumsuz kanaat uyandırdığı ve yanlış anlamalara mahal verecek nitelikte olduğu ancak davacının karşılaştığı olaylar karşısında, kişisel ve mesleki itibarını korumak amacıyla sade bir vatandaş gibi yargı yoluna başvurması, Anayasanın 36. maddesi ile teminat altına alınmış olan "adil yargılanma hakkı" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu hususta davacıya kusur izafe edilemeyeceği gibi aynı sicil fişinde davacının üst dereceye yükselmeye layık (mümtazen yükselebilir) olduğunun da belirtildiği, dolayısıyla dava konusu derece terfi sicil fişindeki ifadeler bir bütün olarak değrlendirildiğinde; davacı hakkındaki mezkur ifadelerin işlemin iptalini gerektirecek nitelikte olmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddine, ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçenin de eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.