Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; Taşınmaza el atılmadan önce davacı tarafça 2012 yılında yaptırılan delil tespiti dosyasındaki bilirkişi raporunda 7600 m² yüz ölçümündeki taşınmazda 10-15 yaşlarında 200 söğüt ve 4-6 yaşlarında 85 söğüt ağacı bulunduğunun tespit edildiği, dere ıslah çalışması sonrasında taşınmazın 769,56 m²’sine el atıldığı ve arta kalan 340,30 m²’nin işe yaramaz hale geldiği anlaşılmıştır. Mahallinde yapılan keşifte dinlenen tanık anlatımında; taşınmaz üzerinde ağaç bulunmadığı, el atılan kısmın su altında olduğu, su altında kalmadan önce bu kısımdaki ağaçların davalılarca kesildiği belirtilmiştir. Bu durumda; davacının el atılan bölümdeki ağaçları kesip götürdüğü, kereste olarak değerlendirdiğinin kabulü gerekir. Mahkeme, ağaçların davacı tarafından kesildikten sonra idarece alınıp- alınmadığı kesin olarak araştırılıp, alınmış ise, ağaçların maktu bedeline hükmedilmesi, alınmamış ise ağaçlar bakımından davanın reddi gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, hükmün açıklanan nedenle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 31/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.