Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9859
Karar No: 2019/10392
Karar Tarihi: 10.09.2019

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/9859 Esas 2019/10392 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet kararı temyiz edilmiş. Ancak kararın temyiz süresinin yanıltıcı bir şekilde belirtilmesi, kanun yoluna ilişkin süreler konusunda farklı düzenlemelere yer verilmesi ve yanıltıcı ifadeler kullanılması adil yargılanma hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle kararın tekrar incelenmesi gerektiği belirtilmiş. Ayrıca duruşmalardan vareste tutulma talebinin bulunması nedeniyle bozma düşüncesine iştirak edilmediği ve uzlaştırma teklif formunun sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmediği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 7035 sayılı Kanun'un 21. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nun 291. maddesinin 1. fıkrası
- 5320 sayılı Yasa'nın 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 305 ila 326. maddeleri
- 1412 sayılı CMUK'un 310. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nun 253. maddesi
17. Ceza Dairesi         2019/9859 E.  ,  2019/10392 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Hükümden önce 05/08/2017 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun"un 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nun 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği; ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtaydan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Yasa"nın 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK"nun 305 ila 326. maddelerinin uygulanması gerektiği ve 1412 sayılı CMUK"nun 310. maddesi uyarınca da temyiz süresinin bir hafta olduğu gözetilmeden, sanığa tebliğ edilen kararda temyiz süresinin 15 gün olduğu belirtilmek suretiyle yanıltıcı ifade kullanılmış olması, kanun yoluna ilişkin süreler konusunda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanun"unda ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"unda farklı düzenlemelere yer verilmesi, 7035 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonra temyiz süresi konusunda tereddütler oluşması ve ilk derece mahkemelerince yanıltıcı ifadeler kullanılmasının, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13/10/2015 tarihli, 2015/11-120 Esas ve 2015/313 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, avukatlar da dahil olmak üzere başvurucuların kanun yolunda yanılmalarına sebep olduğu gibi, Anayasa Mahkemesinin 09/06/2016 tarihli (Başvuru Numarası: 2014/4987) ve 22/09/2016 tarihli (Başvuru Numarası: 2014/1382) kararlarına göre de bu durumun adil yargılanma hakkı kapsamında mahkemeye erişim hakkının ihlali niteliğinde bulunması nedenleriyle, sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    Adana 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 02.03.2010 tarih ve 1010/377 Talimat numaralı duruşma tutanağı içeriğine göre sanığın duruşmalardan vareste tutulma talebinin bulunduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    5271 sayılı CMK’ nun 253. maddesi gereğince uzlaştırma işlemlerini yapmak üzere 11/06/2018 tarihinde dava dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderildiği, uzlaştırmacı tarafından, 19.10.2018 tarihli uzlaştırma raporu ve 19.11.2018 tarihli yazı ile katılanın uzlaştırma teklifini kabul edip formu imzalamasına karşın sanığın bilinen adresine gönderilen tebligata yasal sürede cevap vermediği gerekçesi ile uzlaşmanın sağlanamadığı bildirilmiş ise de; UYAP üzerinden yapılan incelemede, sanığın 30.01.2018 tarihinde başka bir suçtan dolayı cezaevine girdiği, uzlaştırma süreci boyunca ve halen cezaevinde bulunduğunun anlaşılması karşısında; sanığa uzlaştırma teklif formunun usulüne uygun olarak tebliğinden sonra sonuca göre, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 10.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi