11. Hukuk Dairesi 2016/6547 E. , 2018/622 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/02/2016 tarih ve 2014/646-2016/58 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili davacı firma aleyhine ....İş Mahkemesinde açılmış olan davanın takibinin taraflarınca yapılıp sonlandırıldığını, bu aşamada davalı konumunda olan sigorta şirketinin bilgilendirildiğini ve tüm evrakların iş veren sorumluluk sigortası genel şartları 8. maddesi gereği sigorta şirketine gönderildiğini, davaların takibinin sigortacıya ait olduğunu, ancak hiç bir aşamada takip etmediği gibi bu süreçte davayı takip etmeyi engelleyen bir bildirim de yapmadığını, sonuçta 54.761,43 TL üzerinden açılan rücu davasının 18.269,72 TL üzerinden karara çıktığını, 29.309,50 TL ödendiğini, bu dosyadaki müvekkili adına yürütülen dava vekalet ücretinin anlaşmaları gereği AAÜT"ne göre hak kazanılan vekalet ücretinin 54.761,43 TLx%15=8.214,00 TL olduğunu, vekalet ücretinin ödendiğini, bu bedelin sigorta şirketince ödenmesi için ihtarname çektiklerini, olumlu yanıt alamayınca icra takibine geçtiklerini ileri sürerek, davalının .... İcra Müdürlüğünün 2014/3769 sayılı icra takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili zamanaşımı def"inde bulunarak,.... İş Mahkemesinin sonuçlanan dava dosyasının 11/03/2010 tarihinde kesinleştiğini, davacının sigorta sözleşmesinden doğan talebinin bu nedenle süre yönünden zamanaşımına uğradığını, ayrıca iş veren sorumluluk sigortası genel şartlarına göre sigortacının yalnızca mahkemece hükmedilen karşı vekalet ücretini ödemekle yükümlü olduğunu, davanın müvekkili davalı şirketçe takip edilmediği iddiasının gerçek dışı bulunduğunu, işveren sorumluluk sigortası genel şartları 8/f maddesine göre "sigorta ettiren dava açılması halinde davanın takip ve idaresi için sigortacının göstereceği avukata lazım gelen vekaletnameyi vermekle yükümlüdür" hükmüne göre davaların takibinin davalı sigortaya ait olduğu değil davacının, sigortacının göstereceği avukata vekaletname vermekle yükümlü bulunduğundan bahsettiğini, 13/10/2004 tarihli yazıda davalı şirketin açılacak davada avukatınıza talimat verilmesi şeklindeki ifade ile sorumluluğunu yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; işveren sorumluluk sigorta poliçesi ve işveren sorumluluk sigortası genel şartları kapsamında davalı olan sigorta şirketinin sorumluluğunun hükmolunan mahkeme masrafları ve avukatlık ücreti ile sınırlı olduğu, bir başka deyişle iş mahkemesince karşı taraf lehine hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olduğu, davacının kendi vekili ile olan vekalet ilişkisi çerçevesinde düzenlenen serbest meslek makbuzundaki bedelin davalı ... şirketinin teminatı kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 24/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.