Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/106
Karar No: 2019/2453
Karar Tarihi: 10.04.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/106 Esas 2019/2453 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2019/106 E.  ,  2019/2453 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi ( Tic. Mah. Sıf. )

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu.
    - KARAR -
    Davacı vekili, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalı şirkete teslim edilen mallardan iade faturası kesilerek ödenmeyen 28.226,00 TL asıl alacağın 21.584,39 TL işlemiş faiziyle birlikte ödenmesi için davalıya ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen ödeme yapılmaması nedeniyle alacağın tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine Kuşadası 1.İcra Müdürlüğü"nün 2014/5182 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin yetki ile borca ve ferilerine itiraz etmesiyle takibin haksız olarak durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, yetki itirazında bulunarak davalı şirketin merkezinin Ankara olması nedeniyle yetkili mahkemenin Ankara icra daireleri ve mahkemeleri olduğunu, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayıp ürünlerin ifa yerinin de Ankara olduğunu, davalı şirketin ürünler için kararlaştırılan bedelleri davacıya ödediğini, davalının davacıya borçlu olmayıp bilakis alacaklı olduğunu, bu bağlamda takas mahsup def’inde bulunduklarını belirterek davanın reddi ile davacının %20"den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, icra takibinin cari hesap alacağına dayanması, davalının cari hesaptan işleyen akdi ilişkiyi inkar etmeyip ödeme savunmasında ve takas definde bulunması karşısında takip tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı TBK"nın 89/1 ve 6100 sayılı HMK"nın 10. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın bir miktar para alacağına ilişkin olduğu ve bu durumda alacaklının ikametgahı icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle davalının yetki itirazının reddine karar verilerek, uyuşmazlığın esasına ilişkin benimsenen bilirkişi raporuna göre, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede, davacı tarafından düzenlenen mal bedeline ilişkin satış faturalarının davalının cari hesabında kayıtlı olduğu, ödemeler düşüldükten sonra davacının 28.226,00 TL bakiye alacağının kaldığı ancak davalının 1.450,00 TL bedelli hizmet bedeli faturası ve 26.776,00 TL bedelli fiyat farkı faturası düzenleyerek borcunu bu şekilde sıfırladığını kayıtlarına işlemiş olduğu, davacıya gönderilen hizmet bedeli ve fiyat farkı faturalarının kabul edilmeyerek noter ihtarnamesi ile iade edildiği, bu durumda dava konusu faturaların açıklama kısımlarında "hizmet bedeli" ve "fiyat farkı" yazılmakla hizmet bedeli ve fiyat farkı faturasında ispat yükünün faturayı düzenleyen davalıda olduğu, davalı tarafça anılan faturalara dayanak taraflar arasında düzenlenen hizmet bedeline ilişkin sözleşme ve/veya fiyat farkına ilişkin sözleşme ibraz edilmediği gibi ispata yönelik yazılı delil de sunulmadığı, faturanın tek başına alacağın varlığına delil teşkil etmediği, taraflar arasında davacının kabulünde olan ve imzasını taşıyan yazılı bir sözleşme bulunmadığı gibi böyle bir uygulamanın teamül haline geldiğine ilişkin bir delil de bulunmadığı, bu durumda yazılı sözleşmeye dayanmayan, teamül haline de gelmeyen fiyat farkı faturası ve hizmet bedeli faturası nedeniyle mahsup yapılmış olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile Kuşadası 1.İcra Müdürlüğü"nün 2014/5182 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 28.226,00 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren 28.226,00 TL asıl alacağa 3095 sayılı yasa uyarınca TC. Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle devamına ve alacağın likit belirlenebilir mahiyette olması nedeniyle de icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1- Hükmü katılma yoluyla temyiz eden davacı vekiline, davalı vekilinin temyiz başvuru dilekçesi 30/11/2016 tarihinde tebliğ edilmiş, katılma yoluyla temyiz dilekçesi ise HUMK"un 432. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra 13/12/2016 tarihinde verilmiş olup, davacı vekilinin süresi geçtikten sonra yaptığı temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Dava iki adet iade edilen faturadan kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davalı borçlu borcuna karşılık hizmet bedeli ve fiyat farkı faturası düzenlediğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; davalının dayanmış olduğu ve davacı tarafından da kabul edildiği anlaşılan mutabakat metninde bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere hizmet bedeli ve fiyat farkı faturasının yer aldığı anlaşıldığından, davacı davalının dayandığı bu iki adet faturayı kabul etmiş demektir. Bu durumda mahkemece davanın tümden reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 10/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi