Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/13255
Karar No: 2022/63
Karar Tarihi: 17.01.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/13255 Esas 2022/63 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2021/13255 E.  ,  2022/63 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    İİK'nın 277. maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada ... 6. Asliye Hukuk ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -
    Dava, İİK'nın 277. maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali davasıdır.
    ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, tasarrufun iptali davaları için yasada özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK'nın 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekeceği, aynı Yasanın 7/1 maddesi gereğince de davalı birden fazla ise dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği,tasarrufun iptali davaları ayni hakka değil kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan davanın konusu taşınmaz bile olsa HMK'nın 12. maddesinin uygulanma imkanı olmadığı, nitekim Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/9925 Esas, 2019/3167 Karar sayılı kararında da bu husus dile getirildiği, davada mahkemece tefrik kararı verilmeden önceki aynı Mahkemenin 2019/268 Esas sayılı dosyasının davalı taraflarının hiçbirinin yerleşim yeri ... İli olmadığı, tüm davalıların farklı farklı illerde ikamet etmekte olduğu ve tüm davalıların yasal süresi içerisinde yetki itirazı bulunduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine,yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilmiş, davalı şirket vekili tarafından verilen 15/10/2019 tarihli maddi hatanın düzeltilmesi dilekçesi üzerine mahkemece 22/10/2019 tarihli tashih şerhi ile “gerekçeli kararın hüküm kısmının 2 nolu bendinde yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, olarak geçen mahkemenin "... Asliye Hukuk Mahkemesi" olarak tashihine karar verilmiştir."
    ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce, davanın tasarrufun iptali davası olduğu, asıl borçlunun davalı ... olduğu, diğer davalı ... ... A.Ş'nin ise borçludan araç devralan olduğu, borçluyla aralarında bu davada zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu, davalı ... vekilinin cevap dilekçesi ile yetkili Mahkemenin ... Mahkemeleri olduğunun belirtildiği, diğer davalı şirket vekilinin ise yetkili Mahkemenin ... Mahkemeleri olduğunun belirtildiği ancak ortak yetkili mahkeme isminin belirtilmediği, bu sebeple yetki itirazının geçersiz olduğu, zorunlu dava arkadaşı olan borçlu ve 3. kişinin yetki itirazının birlikte ve geçerli olarak yapmaları gerektiği ancak geçersiz bir yetki itirazında bulundukları gözetilerek ilk davanın açıldığı yer mahkemesinin yetkili hale geldiği gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir.
    İptal davaları için kanunda özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK'nın 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir. Aynı Kanun’un 7/1. maddesi gereğince de davalı birden fazla ise dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. İptal davaları ayni hakka değil kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan davanın konusu taşınmaz bile olsa HMK'nın 12. maddesinin uygulanma imkanı yoktur. İİK'nın 282. maddesi gereğince davalı borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3. kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ve zorunlu dava arkadaşları usul işlemlerini birlikte yapmak zorunda olduklarından yetki itirazının davalılarca birlikte ileri sürülmesi yasa gereğidir. Yalnız bir davalı tarafından ileri sürülen yetki itirazı hukukî sonuç doğurmaz.
    HMK'nın 6/1. maddesi gereğince genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu ve bu yetki kuralı kesin olmadığından HMK'nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde "Kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazını "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise "İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir. Son olarak; "Cevap dilekçesini verme süresi" başlıklı 127/1. maddesi ise "Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir" şeklinde düzenleme getirmektedir.
    Somut olayda; davalı şirket vekilinin yetkili mahkemenin ... Mahkemeleri olduğuna ilişkin usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu, davalı ... vekilinin ise cevap dilekçesi ile HMK'nın 19. madde kapsamında usulüne uygun yetki itirazında bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda yukarıda açıklanan kanun maddeleri dikkate alındığında uyuşmazlığın davanın ilk açıldığı yer olan ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi