17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10802 Karar No: 2019/2804 Karar Tarihi: 12.03.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10802 Esas 2019/2804 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/10802 E. , 2019/2804 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu şirket hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun dava konusu taşınmazını 10.04.2014 tarihinde davalı ..."e devrettiğini belirterek, bu tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ..., taşınmazın öncesinin kayınpederi dava dışı ..."a ait iken 15.01.2014 tarihinde borçlu şirkete devredildiğini, satış bedelini ödememesi üzerine taşınmazın kendisine iade edildiğini, muvazaanın olmadığını belirterek, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu şirket, cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, satış tarihi itibariyle satış bedelinin taşınmazın değerinin çok altında olduğu, gerçek değerinin altında bir bedelle taşınmazların davalı borçlu şirketin çalışanına satıldığı, çalışanın borçlu şirketin durumunu bildiğinin kabul edilmesinde zorunluluk olduğu ve davalı borçlunun borcundan kurtulmak amacıyla dava konusu taşınmazı diğer davalı ..."a satış yolu ile devrettiğinin anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, vekalet ücreti yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının kabulü halinde, davacı yararına vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı ile iptali istenilen şeyin tasarruf tarihindeki değerinden hangisi az ise o değer üzerinden nisbi olarak hükmedilir. Somut olayda takip konusu alacak toplamı 320.716,15 TL olup taşınmazın tasarruf tarihindeki değeri 250.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde dava değerini 150.000,00 TL olarak belirtmiş ancak yargılama sırasında dava değerini ıslahla 250.000,00 TL"ye çıkarmıştır. Bu durumda dava değeri 250.000,00 TL üzerinden davacı yararına nisbi vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken ıslah dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 6. bendindeki "14.750,00 TL" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "21.400,00 TL" ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.