Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10349
Karar No: 2019/2802
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/10349 Esas 2019/2802 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/10349 E.  ,  2019/2802 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davalı borçlu ... hakkında takip başlatıldığını, takibin semeresiz kaldığını, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını 25.01.2012 tarihinde davalı ..."ye devrettiğinden, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin mal kaçırma amacının olmadığını, aynı alışveriş merkezinde müvekkilininde taşınmazı olduğunu ve satın aldıkları ile birleştirmek istediğini belirterek davanın reddini istemişlerdir.
    Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır.
    Mahkemece, tapuda gösterilen değer ile taşınmazın keşif sonucu belirlenen gerçek değeri arasında fahiş fark olmasa da piyasa koşullarına göre ciddi bir satış fiyatı farkı bulunduğu, her ne kadar davacı tarafça davalıların mal kaçırma niyetinde ve kötüniyetli olduklarına dair başkaca delil sunulmamışsa da, davalı ... vekilinin 14/02/2014 tarihli cevap dilekçesinden açıkça müvekkilinin taşınmazın bulunduğu ... Alışveriş Merkezi"nde 1999 tarihinden bu yana bağımsız bölüm sahibi olduğu, davalı borçlu ... ile akraba olmasa ve ticari ilişkisi olmasa da, davalı..."nün davalı ..."in taşınmazı ile yan yana taşınmazlarının bulunduğu, davalı ..."in mali durumunu bildiği veya bilebilecek durumda olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    İİK"nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
    Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir.
    Somut olayda, davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemiştir.
    Dava koşulları yönünden dosya incelendiğinde, davacının alacağının ... 6.İcra Müdürlüğü"nün 2012/4501 sayılı takip dosyasındaki alacağa dayalı olduğu, borcun kaynağının 05.07.2011 yılından gelen kredi sözleşmeleri olduğu, tasarrufun bu tarihten sonra 25.01.2012 tarihinde yapıldığı, borçlu hakkındaki takibin kesinleştiği, alacağın gerçek olduğu sabittir. Ancak takip dosyasında borçlu ... için 05.09.2014 tarihinde ... mah.2.Cad.no:7/9 adresinde yapılmış ve adreste ... Tıp Merkezi olduğu işyerinin aynı zamanda borçlunun da kaldığı yer olduğu belirtilmiş hacze kabil mal bulunamamıştır. Davalı borçlu ..."e dava dilekçesi mernis adresi olarak ... İç kapı no: 11 tebliğ edilmiştir. Bu adreste yapılmış bir haciz bulunmadığından 05.09.2014 tarihli haciz tutunağının İİK"nun 105.maddesi kapsamında aciz belgesi niteliğinde olduğundan söz edilemez.
    Bu halde davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 12.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi