5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/10287 Esas 2020/3002 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10287
Karar No: 2020/3002
Karar Tarihi: 04.05.2020

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/10287 Esas 2020/3002 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın 5607 sayılı Kanuna Aykırılık suçu nedeniyle mahkum edildiği belirtiliyor. Temyiz isteği reddedilen kararda, 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7242 sayılı Kanun'un sanık lehine hükümler içerdiği ve sanığın mükerrir olup olmadığına göre yasal koşullarının değerlendirilmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu nedenle, yerel mahkemenin yargılamayı yeniden yapması ve sonuçlandırması gerektiği belirtiliyor. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası da detaylı bir şekilde açıklanarak kanunların sanığın durumuna nasıl etki ettiği belirtiliyor.
19. Ceza Dairesi         2019/10287 E.  ,  2020/3002 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"nın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasa’nın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa’nın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin sanığın mükerrir olup olmadığı gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 04/05/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.