Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/4950
Karar No: 2022/2390
Karar Tarihi: 11.04.2022

Danıştay 4. Daire 2018/4950 Esas 2022/2390 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/4950 E.  ,  2022/2390 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/4950
    Karar No : 2022/2390

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına … Petrol Ürünleri Mad. Yağ San. Tic. Ltd. Şti'nin ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının 26/09/2006 ila 30/12/2009 tarihleri arasında asıl amme borçlusu şirketin kanuni temsilcisi olduğu, ödeme emri içeriği yargı harçları dışındaki borçların 2006/9-2007/12. dönem vergi borçları olduğu anlaşıldığından ödeme emrinin yargı harçları harici kısımlarında hukuka aykırılık, yargı harçlarına yönelik kısmında ise 27/12/2011 tarihli mahkeme kararları gereğince yargı harçlarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca tarafların istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısımlarının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.


    (X) KARŞI OY :
    Davacı adına, … Petrol Ürünleri Mad. Yağ San. Tic. Ltd. Şti'nin ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı; davacının 26/09/2006 tarihinde 10 yıl süre için temsile yetkili kılındığı 30/12/2009 tarihinde de şirketi temsil yetkisinin sona erdiği, asıl borçlu şirket adına sahte fatura kullandığından bahisle resen yapılan tarhiyatlara karşı açılan davaların ... Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… ve … tarih ve E:…, K:… sayılı kararlarıyla reddedildiği, … nolu ihbarnamelerin tebliğinden sonra şirket adına ödeme emirleri düzenlendiği ve şirketten tahsil edilememesi üzerine de davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla ödeme emri düzenlendiği, davacının 26/09/2006 ila 30/12/2009 tarihleri arasında asıl amme borçlusu şirketin kanuni temsilcisi olduğu, bu durumda dava konusu ödeme emri içeriği 2006/9-2007/12 dönemledine ait vergi borçlarının kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinin bu kısmında hukuka aykırılık görülmediği, ödeme emrinin yargı harçlarına yönelik kısmında ise; 30/12/2009 tarihi itibariyle kanuni temsilci sıfatı sona eren davacıdan 27/12/2011 tarihli Mahkeme kararları gereğince hükmedilen yargı harçlarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kısmen kabul eden, kısmen reddeden mahkeme kararına taraflarca yöneltilen istinaf başvurusunu reddeden Vergi Dava Dairesi kararının yargı harçlarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesinde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle kararın, kısmen kabule ilişkin hüküm fıkrasına münhasır temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesinde, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı, 58. maddesinde de, kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde idari dava açabileceği, 8. maddesinde ise hilafına bir hüküm bulunmadıkça bu Kanunda yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin tatbik olunacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinden, dava konusu … tarih ve … sayılı ödeme emrinin … Mah. … Sk. No:… Beypazarı/Ankara adresinde davacının işçisi …'a 19/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, dava dilekçesi ekinde … Noterliği onaylı … tarih … sayılı vekaletnamede davacının adresinin … Mah. … Sk. No:… Beypazarı/Ankara olarak belirtildiği, her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinde adına düzenlenen ödeme emrinin tebliğinin bizzat kendisine yapılması gerekirken işçisine yapılan tebliğin usule uygun olmadığı ve ödeme emri ıttıla tarihinin 05/03/2016 olarak kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, davacı vekaletnamesinde belirtilen adres ile ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin … Mah. … Sk. No:… Beypazarı/Ankara olduğu karşısında ödeme emri tebliğinden itibaren en geç yedi gün içinde dava açması gerekirken 14/03/2016 tarihinde açılan davanın süre aşımı yönünden incelenmeksizin reddine karar verilemesi gerekirken işin esası incelenerek verilen Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi