İhmali davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/15174 Esas 2015/17778 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/15174
Karar No: 2015/17778
Karar Tarihi: 24.12.2015

İhmali davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/15174 Esas 2015/17778 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, icra müdür yardımcısı olarak görev yapmaktadır ve bir icra takibi sırasında alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu tarafın İstanbul 2.İcra Hukuk Mahkemesinden aldığı bir karar doğrultusunda haczin durdurulması için talimat yazmıştır. Ancak bu talimat sonrasında haczin yapılmamış olması ve mağduriyet oluşmamış olması sebebiyle kişilere menfaat sağlanmadığından ve suça yönelik kastının bulunmadığından dolayı sanığın beraat etmesi gerektiği kararı verilmiştir. Ancak mahkeme, bu olayın icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğunu fark edememiş ve TCK'nın 257/2.maddesi yerine 257/1.maddesi uygulanmıştır. Bu sebeple, sanık hakkında cezanın infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanması gerektiği kararı verilmemiştir. Kanuna aykırı olduğu tespit edilen bu durum nedeniyle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- İhmali davranışla görevi kötüye kullanma suçu (TCK 257/2)
- Hak ve yetki kötüye kullanmak suçu (TCK 5237/53)
- Cezanın infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanması (TCK 5237/53/5)
5. Ceza Dairesi         2013/15174 E.  ,  2015/17778 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    İcra müdür yardımcısı olarak görev yapan sanığın 2010/12204 Esas sayılı dosyada alacaklı vekili tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde, vekilin dosyada yapılan hacizden dolayı muhafaza ve ek haciz talebinde bulunması ve bu talebin gereği olarak sanık tarafından yazılan talimatın yerine getirilmesi sırasında borçlu tarafın İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinden almış olduğu icra takibinin dava sonuna kadar durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararını ibrazı üzerine haciz işlemi yapılmadan olay yerinden ayrılmaları şeklinde sübut bulan olayda; Şişli 4. İcra Müdürlüğüne alacaklı vekilinin talebi üzerine, dosyadaki takibin durdurulması kararını görmeden talimat yazarak ek haciz talebinde bulunan sanığın bu fiilinden dolayı kişilere bir menfaat sağlanmadığından, haczin yapılmamış olması sebebiyle bir mağduriyet veya zarar da doğmadığından atılı suçun objektif cezalandırma şartlarının gerçekleşmediği ve savunmaya nazaran suç işlemeye yönelik kastının da bulunmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi gerekirken oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
    Kabule göre de;
    Haciz talebi yazmak şeklinde kabul edilen eylemin icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, TCK"nın 257/1 maddesi yerine, 257/2 maddesi ile uygulama yapılması,
    5237 sayılı TCK"nın 53/1-a maddesinde belirtilen hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle suçu işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.