Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2022/830
Karar No: 2022/1355
Karar Tarihi: 11.04.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2022/830 Esas 2022/1355 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/830 E.  ,  2022/1355 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2022/830
    Karar No : 2022/1355

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- ...
    2- ...Bakanlığı
    VEKİLLERİ: Av. ...

    DAVALILAR YANINDA MÜDAHİL: ...Hidro Elektrik Enerji Üretim A.Ş.
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 28/12/2021 tarih ve E:2021/567, K:2021/14533 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Karayel Hidroelektrik Santralinin (HES) yapımı amacıyla Amasya ili, Taşova ilçesi, ...Mahalle, ...ada, ...parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırılmasına ilişkin 22/10/2020 tarih ve 31282 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 21/10/2020 tarih ve 3108 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının iptali istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 28/12/2021 tarih ve E:2021/567, K:2021/14533 sayılı kararıyla;
    Acele kamulaştırma istisnai bir yöntem olduğundan, olağan kamulaştırma gerekçeleri dışında aceleliğin varlığına dair şartlarının ortaya konulması gerektiği, acelelik koşulunun kamu düzenine ilişkin olması gerektiği ve kamu yararının ise, olağan kamulaştırma usulü ile sağlanması amaçlanan kamu yararından farklı olarak, acele kamulaştırma yapılmasını gerektiren, aceleliği zorunlu kılan bir yarar olduğu,
    Uyuşmazlıkta; davaya konu taşınmazların acele kamulaştırılmasına yönelik şartların oluşup oluşmadığı, yani acelelik durumunun bulunup bulunmadığı yönünden bir değerlendirme yapılması gerektiği,
    2942 sayılı Kanun'un 3. maddesinde, Cumhurbaşkanınca kabul olunan, büyük enerji ve sulama projeleri ile iskan projelerinin gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm amacıyla yapılacak kamulaştırmalarda, kamulaştırma yöntemi konusunda özel bir düzenleme getirildiği, dava konusu işlem ile enerji üretiminde kamu yararı görüldüğü ve en kısa sürede enerji üretimine geçilmesinin acelelik hali oluşturması sebebiyle davaya konu taşınmazların acele kamulaştırılmasına karar verildiği,
    Öte yandan, Ülkemizin enerji açığı değerlendirildiğinde, dava konusu olayda olduğu gibi Devlet adına lisans verilmek suretiyle yapılan enerji yatırımlarında kamulaştırma ile ilgili diğer hususların yerine getirilmiş olması koşuluyla acelelik halinin bulunduğunun tartışmasız olduğu,
    Bu durumda; davaya konu hidroelektrik santralinin kurulması ve bu suretle en kısa sürede elektrik üretiminin sağlanması amacıyla yapılacak kamulaştırmada acelelik halinin bulunduğu sonucuna varıldığından, enerji yatırımının bir an önce yapılabilmesi maksadıyla taşınmazlara el konulmasına imkan veren dava konusu Cumhurbaşkanı kararında hukuka aykırılık bulunmadığı,
    Diğer yandan; dava konusu projeye ilişkin ÇED olumlu kararının iptali istemiyle davacı tarafından açılan davada, ÇED olumlu kararının iptali yolunda .... İdare Mahkemesince verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, Dairelerinin 23/09/2021 tarihli ve E:2021/4835, K:2021/10068 sayılı kararıyla bozulduğu, ayrıca, davaya konu proje için Çevresel Etki Değerlendirmesi süreci tamamlanarak ÇED olumlu kararının verildiği, ÇED sürecinin projeye başlanılmadan önce projenin çevreye olabilecek tüm etkilerinin detaylı olarak araştırıldığı ve yapılacak çalışmalar ile alınacak tedbirlerin uygunluğunun değerlendirildiği bir süreç olduğu, yapılması planlanan faaliyete başlanabilmesi için ön koşul niteliği taşıdığı, ilgili mevzuat uyarınca alınması zorunlu olan ruhsat, izin ve onay gibi gerekli izinler alınmadan proje inşaatına başlanamayacağı, gerekli izinler verilirken projeye ilişkin ÇED kararının bulunup bulunmadığı değerlendirilmek suretiyle, ÇED gerekli değildir kararı veya ÇED olumlu kararı bulunmayan projede yatırıma başlanılması için izin verilemeyeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde, davaya konu proje alanına ilişkin ÇED kararı bulunmamasının, acele kamulaştırma kararını sakatlayan bir husus olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ülkemizde uzun yıllardır enerji üretiminde arz fazlası olduğu ve Karayel Hidroelektrik santralinin küçük bir proje olduğu, bununla birlikte, ÇED sürecini, acele kamulaştırma sürecinde etkisiz bir halka olarak gören Daire gerekçesinin yerinde olmadığı, kaldı ki ilgili şirkete lisans verilmesinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen olağan kamulaştırma işlemlerine dahi başlanılamadığı, dava konusu işlem ile Anayasa’nın “Mülkiyet Hakkı” başlıklı 35. maddesinin ihlal edildiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idareler tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş, müdahil tarafından savunma verilmemiştir.
    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ :
    Anayasa'nın 13. ve 35. madde hükümleri uyarınca, mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla, Anayasa'ya uygun olarak kanunla sınırlandırılması mümkündür. Ancak buna ilişkin düzenlemeler öncelikle kamu yararına dayanmalıdır.
    Ülkemizin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 1 Nolu Protokolüyle de, mülkiyet hakkı bir insan hakkı olarak kabul edilmiş ve bu hakkın orantılılık ilkesi çerçevesinde kamu yararı gözetilerek sınırlandırılabileceği ifade edilmiştir. Buna göre, bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el değiştirmesi), kamu yararının karşılanması zorunluluğunun özel mülkiyet hakkının korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır. Bu çerçevede, 2942 sayılı Kanun'un 27. maddesi incelendiğinde, kamulaştırma işlemlerinde öngörülen yöntemlerin bir kısmının uygulanmayarak taşınmaza acele el konulabilmesi yolu istisnai olarak başvurulabilecek bir yöntem olarak düzenlendiğinden, madde hükmü ile üç durumda acele kamulaştırma yolu ile taşınmaza el konulmasına olanak tanınmıştır.
    Bu koşullardan ikisi Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olması halleri şeklinde açıkça sayılmak suretiyle üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasının gerçekleştirilmesi amacıyla acele kamulaştırma yoluna gidilebileceği belirtilmiştir.
    Bu kapsamda üçüncü koşul olan aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar verilebilmesi için de kamu yararı ve kamu düzenine ilişkin olma halinin maddede yer alan diğer iki koşula paralel nitelik taşıması gerekmektedir.

    Dosyanın incelenmesinden, Amasya ili, Taşova ilçesi, Dörtyol ve Dutluk Köyleri Mevkii'nde Hameka Hidroelektrik Enerji Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan "Karayel HES (22,4 MWm/21,6 MWe)" projesi ile ilgili olarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun ...tarih ve ...sayılı kararı ile Karayel HES üretim tesisi için yatırıma başlanabilmesi ve gerekli onay, izin, ruhsat ve benzerlerinin alınabilmesi amacıyla 10/01/2019 tarihinden itibaren 2 (iki) yıl, 6 (altı) ay süreli, 8369.8/04159 numaralı ön lisans verildiği, ...tarih ve ...sayılı kamu yararı kararı alındığı, hazırlanan ÇED başvuru dosyasının 01/04/2019 tarihinde, davalı Bakanlığa sunulduğu ve 13/05/2020 tarihli ÇED olumlu kararı verildiği, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun ...tarih ve ...sayılı yazısı ile; ...Hidro Elektrik Enerji Üretim A.Ş'ne verilen üretim lisansı kapsamında, Karayel HES üretim tesisi yapılması için projesinde belirtilen taşınmazlarla ilgili olarak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun 19. maddesi doğrultusunda kamulaştırma kararı alınması ve Hazineye devri işlemlerinin sonuçlandırılarak, kamulaştırma işlemleri sonucunda düzenlenecek tapu kaydı örneklerinin Kurumlarına gönderilmesinin davalı Bakanlıktan talep edildiği görülmektedir.

    Davalılar yanında müdahil olan şirket tarafından, özel mülkiyete konu parsellerin ediniminin uzlaşma görüşmeleri ile mümkün görünmediği, Kamulaştırma Kanunu uyarınca öncelikli olarak taşınmaz malikleri ile anlaşma yolunun öncelikli olmakla birlikte, maliklerin adres bilgilerine ulaşılmasında karşılaşılan güçlükler ve taşınmaz malikleri ile uzlaşma ihtimalinin düşük olduğu ve uzlaşma sağlanamayan malikler açısından anılan Kanun'un 10. maddesi uyarınca açılacak davalarda, taşınmaza el atma imkanı olmadığından inşaat sürecinin aksayabileceği ve projenin tamamlanmasının mümkün olmayabileceği, bu nedenle enerji ihtiyacının kesintisiz, kaliteli ve güvenilir şekilde karşılanmasında sıkıntılar yaşanabileceği gerekçesiyle taşınmazların acele kamulaştırılmasına karar verilmesinin talep edilmesi üzerine, dava konusu edilen Karar alınmıştır.
    Bu doğrultuda; lisans süresince ve alınan kamu yararı kararı doğrultusunda üretim faaliyeti göstermek üzere, Karayel HES üretim tesisi kurulması amacıyla alınan acele kamulaştırma kararı neticesinde, taşınmazların kamulaştırma işlemlerine başlanılmasının, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün ...tarih ve ...sayılı yazısı ile Amasya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden istenildiği anlaşılmıştır.
    İdari işlemlerin tümünün amaç unsurunu, kamu yararı oluşturmaktadır.

    Dava konusu edilen projede de kamu yararı olduğu açık olmakla birlikte, müdahil ve idarelerce yukarıda belirtilen hususların acele kamulaştırmanın gerekçesi olamayacağı, zira proje kapsamında acele kamulaştırma yapılmaması halinde kamu düzeninin hangi ölçüde sarsılacağının ortaya konulamadığı sonucuna varılmıştır.

    Kaldı ki gelinen aşamada, taşınmazların acele kamulaştırılması istemiyle adli yargıda dava açıldığına ve taşınmazlara el koyma kararı verildiğine dair bir bilgi ve belgeye dosya kapsamında rastlanılmamıştır.
    Bu itibarla; dava konusu işlemde, acele kamulaştırma yapılmasını gerektiren nedenlerin somut olarak ortaya konulmadığı gerekçesiyle, temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulmasına ve Cumhurbaşkanı Kararının iptaline karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesi uyarınca gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davacının temyiz isteminin reddine,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 28/12/2021 tarih ve E:2021/567, K:2021/14533 sayılı kararının ONANMASINA,
    3.Kesin olarak, 11/04/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.


    KARŞI OY
    X- Anayasa'nın 13. ve 35. madde hükümleri uyarınca mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla, Anayasa'ya uygun olarak kanunla sınırlandırılması mümkündür. Ancak buna ilişkin düzenlemeler öncelikle kamu yararına dayanmalıdır.
    Ülkemizin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 1 Nolu Protokolüyle de mülkiyet hakkı bir insan hakkı olarak kabul edilmiş ve bu hakkın orantılılık ilkesi çerçevesinde kamu yararı gözetilerek sınırlandırılabileceği ifade edilmiştir.
    Buna göre, bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el değiştirmesi) kamu yararının karşılanması zorunluluğunun, özel mülkiyet hakkının korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır. Bu çerçevede, 2942 sayılı Kanun'un 27. maddesi incelendiğinde, kamulaştırma işlemlerinde öngörülen yöntemlerin bir kısmının uygulanmayarak taşınmaza acele el konulabilmesi yolu istisnai olarak başvurulabilecek bir yöntem olarak düzenlendiğinden, madde hükmü ile üç durumda acele kamulaştırma yolu ile taşınmaza el konulmasına olanak tanınmıştır.
    Bu koşullardan ikisi, Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanunu'nun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olması halleri şeklinde açıkça sayılmak suretiyle üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasının gerçekleştirilmesi amacıyla acele kamulaştırma yoluna gidilebileceği belirtilmiştir.
    Bu kapsamda üçüncü koşul olan aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar verilebilmesi için de kamu yararı ve kamu düzenine ilişkin olma halinin maddede yer alan diğer iki koşula paralel nitelik taşıması gerekmektedir.

    Dosyanın incelenmesinden, Amasya ili, Taşova ilçesi, Dörtyol ve Dutluk Köyleri Mevkii'nde Hameka Hidroelektrik Enerji Üretim A.Ş. tarafından yapılması planlanan "Karayel HES (22,4 MWm/21,6 MWe)" projesi ile ilgili olarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 10/01/2019 tarih ve 83698 sayılı kararı ile Karayel HES üretim tesisi için yatırıma başlanabilmesi ve gerekli onay, izin, ruhsat ve benzerlerinin alınabilmesi amacıyla 10/01/2019 tarihinden itibaren 2 (iki) yıl, 6 (altı) ay süreli, ...numaralı ön lisans verildiği, ...tarih ve ...sayılı kamu yararı kararı alındığı, hazırlanan ÇED başvuru dosyasının 01/04/2019 tarihinde, davalı Bakanlığa sunulduğu ve 13/05/2020 tarihli ÇED olumlu kararı verildiği, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun ...tarih ve ...sayılı yazısı ile; Hameka Hidro Elektrik Enerji Üretim A.Ş'ne verilen üretim lisansı kapsamında, Karayel HES üretim tesisi yapılması için projesinde belirtilen taşınmazlarla ilgili olarak, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. maddesi ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunun 19. maddesi doğrultusunda kamulaştırma kararı alınması ve Hazineye devri işlemlerinin sonuçlandırılarak, kamulaştırma işlemleri sonucunda düzenlenecek tapu kaydı örneklerinin Kurumlarına gönderilmesinin davalı Bakanlıktan talep edildiği görülmektedir.

    Davalılar yanında müdahil olan şirket tarafından, özel mülkiyete konu parsellerin ediniminin uzlaşma görüşmeleri ile mümkün görünmediği, Kamulaştırma Kanunu uyarınca öncelikli olarak taşınmaz malikleri ile anlaşma yolunun öncelikli olmakla birlikte, maliklerin adres bilgilerine ulaşılmasında karşılaşılan güçlükler ve taşınmaz malikleri ile uzlaşma ihtimalinin düşük olduğu ve uzlaşma sağlanamayan malikler açısından anılan Kanun'un 10. maddesi uyarınca açılacak davalarda, taşınmaza el atma imkanı olmadığından inşaat sürecinin aksayabileceği ve projenin tamamlanmasının mümkün olmayabileceği, bu nedenle enerji ihtiyacının kesintisiz, kaliteli ve güvenilir şekilde karşılanmasında sıkıntılar yaşanabileceği gerekçesiyle taşınmazların acele kamulaştırılmasına karar verilmesinin talep edilmesi üzerine, dava konusu edilen Karar alınmıştır.
    Bu doğrultuda; lisans süresince ve alınan kamu yararı kararı doğrultusunda üretim faaliyeti göstermek üzere, Karayel HES üretim tesisi kurulması amacıyla alınan acele kamulaştırma kararı neticesinde, taşınmazların kamulaştırma işlemlerine başlanılmasının, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün ...tarih ve ...sayılı yazısı ile Amasya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden istenildiği anlaşılmıştır.
    İdari işlemlerin tümünün amaç unsurunu kamu yararı oluşturmaktadır.

    Dava konusu edilen projede de kamu yararı olduğu açık olmakla birlikte, müdahil ve idarelerce yukarıda belirtilen hususların acele kamulaştırmanın gerekçesi olamayacağı, zira proje kapsamında acele kamulaştırma yapılmaması halinde kamu düzeninin hangi ölçüde sarsılacağının ortaya konulamadığı sonucuna varılmıştır.

    Kaldı ki gelinen aşamada, taşınmazların acele kamulaştırılması istemiyle adli yargıda dava açıldığına ve taşınmazlara el koyma kararı verildiğine dair bir bilgi ve belgeye dosya kapsamında rastlanılmamıştır.
    Bu itibarla; dava konusu işlemde, acele kamulaştırma yapılmasını gerektiren nedenlerin somut olarak ortaya konulmadığı gerekçesiyle, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu kararın bozulması ve dava konusu işlemin iptali gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi