14. Hukuk Dairesi 2017/2854 E. , 2018/3124 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mirasın reddin iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 14.02.2017 gün ve 2016/9177 Esas, 2017/1006 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacının ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/464 sayılı dosyasında davalıdan alacaklı olduğunu, davalının muris ..."tan kalan mirası ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2013/774-772 E.K. sayılı kararıyla kayıtsız şartsız reddettiğinin tescil edildiğini, murisin terekesinin borca batık olmadığını, davalının borca karşılık teminat göstermediğini ve mirası reddetmekteki amacının alacaklılarından mal kaçırma olduğunu belirterek mirası reddin iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, muris aleyhine ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2013/3482 sayılı dosyasında takip bulunduğunu, bu icra dosyasındaki takip miktarı yüksek olduğundan davalının mirası reddettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine, Dairemizin 14.02.2017 tarih, 2016/9177 Esas, 2017/1006 Karar sayılı ilamıyla hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, alacaklıları zararlandırmak amacıyla (kötüniyetle) yapılan reddin iptali isteğine ilişkin olup, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanmaktadır.
Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. (TMK m. 617/1) Şu halde, kötüniyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir. (TMK m. 617) Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının malvarlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. İcra takibinin uzun süre devam etmesi, tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanununda gösterilmiştir. (İİK m. 105 ve 143) Birden çok mirasçının varlığı halinde; reddin iptaline karar verilmesi durumunda, reddi iptal edilen mirasçının miras payının resmi tasfiyeye tabi olur.(TMK. 617/2)
Somut olaya gelince, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülememektedir. Ancak ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/464 Esas sayılı dosyası yönünden ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/774 Esas 2013/772 Karar sayılı ilamı ile miras bırakan ..."ın davalı ... tarafından mirasın reddine ilişkin işleminin iptaline karar verilmesi ve reddi iptal edilen mirasçının miras payının resmi tasfiyesine karar verilmemesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemektedir.
Hükmün düzeltilerek onanması gerekirken maddi hata nedeniyle onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 14.02.2017 tarih, 2016/9177 Esas, 2017/1006 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve HUMK"nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 14.02.2017 tarih, 2016/9177 Esas, 2017/1006 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, hüküm sonucunun 1 nolu bendinin çıkarılarak yerine "Davacının davasının KABULÜ ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/774 Esas 2013/772 Karar sayılı ilamı ile miras bırakan ..."ın davalı ... tarafından mirasın reddine ilişkin işlemin İPTALİNE, davalı ..."a ait miras payının TMK 617/2 maddesi gereğince resmen tasfiyesine" yazılması suretiyle düzeltilmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, 17.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.