Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9744 Esas 2020/6468 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9744
Karar No: 2020/6468
Karar Tarihi: 15.12.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9744 Esas 2020/6468 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Bölge Adliye Mahkemesince onanan bir kararda, suçlu olduğu tespit edilen kişinin silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla mahkumiyeti kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmiştir. Kimse Yok Mu Derneği'ne yapılan SMS bağışları ve çocuğunu örgüte müzahir okula göndermenin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirtilerek, yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olduğu ve hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği vurgulanmıştır. Mahkeme kararında, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9 ve 63. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
16. Ceza Dairesi         2019/9744 E.  ,  2020/6468 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.01.2018 tarih ve 2017/524 - 2018/20 sayılı kararı
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Kimse Yok mu derneğine SMS bağışlarının ve çocuğunu örgüte müzahir okula göndermenin, müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 15.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.