3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/10585 Karar No: 2018/816 Karar Tarihi: 06.02.2018
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/10585 Esas 2018/816 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/10585 E. , 2018/816 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki yargılamanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm davalı vekili tarafından duruşma istemli, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 06.02.2018 tarihinde davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı tarafından aleyhine açılan kişisel eşyanın iadesi davasında önceki vekilinin yetkisi olmamasına rağmen yemin teklif ettiğini, yeminin davalı tarafça eda edilmesi nedeniyle davanın kabul edildiğini, kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, davanın yetkili olmayan vekil huzuruyla karara bağlandığını ileri sürerek; yargılamanın iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; kanunda yer almayan yargılamanın iadesi sebebine dayanılamayacağını, ayrıca hüküm kesinleştikten sonra vekilin azledilmiş olmasının yargılamanın iadesi sebebi olamayacağını savunarak; yargılamanın iadesi isteminin reddini istemiştir. Mahkemece; vekilin yetkisi olmamasına rağmen bir şekilde yemin teklif etmiş olmasının yargılamanın iadesi sebebi sayılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davalı tarafın temyiz itirazlarının incelenmesinde; HMK"nun 326. maddesi uyarınca, yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin davada haksız çıkan davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının (2) numaralı "2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi gereğince davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir ve tayin olunan 1.500 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine," bendinin çıkartılarak yerine "2 -Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince takdir olunan 1.500 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ifadesinin yazılmasına, hükmün davalı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.