15. Ceza Dairesi 2017/17091 E. , 2020/5582 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık hakkında:
a) Özel belgede sahtecilik suçundan mükerrer dosya nedeniyle davanın reddi
b) ...Şubesi’nin aracı kılınması nedeniyle TCK’nın 158/1-f, 43, 62, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
c)...Şubesi’nin aracı kılınması nedeniyle TCK’nın 158/1-f, 35, 62, 53/1-3, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm Cumhuriyet savcısı, katılan vekili ve sanık müdafi tarafından, özel belgede sahtecilik suçundan davanın reddine dair hüküm ise Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, Akbank İstanbul... Şubesinde hesabı bulunan katılan ...’e ait kimlik bilgilerini içeren ancak tamamen sahte tanzim edilmiş sürücü belgesi ile ......Şubesi ile ...Şubesinde sahte hesaplar açarak banka görevlilerine İstanbul ilinden ... iline taşınacağını ve hesaplarını ilişkilendirmek istediğini söylediği, bu şekilde 09/02/2006 tarihinde ...Şubesinden toplam 4.050 TL para çektiği, 10/02/2006 tarihinde ise...Şubesine giderek,... Şubesinde bulunan 40.000 TL parayı çekmek istediğini söylediği, işlemlerin tamamlanması sırasında sanığın bankadan ayrıldığı, banka görevlisinin... Şubesi ile yaptığı görüşmede, kendisine sunulan kimlik belgesinin sahte olduğunu öğrendiği, sanığın yakalanması amacıyla işlemlerin tamamlandığını söyleyerek sanığı aradığı ancak sanığın şubeye gelmediği, bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
1- Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan davanın reddine dair hüküme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
10/02/2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’ nın 66/1-e ve 66/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde,
Sanığın, katılan ...’in hesabından para çekebilmek amacıyla iki farklı banka şubesini araç olarak kullandığı, ...Şubesinde gerçekleşen 09/02/2006 tarihli olayda, bankaya müracaat ederek 17.07 saatinde 1.250 TL, 17.09 saatinde 1.300 TL ve 17.14 saatinde 1.500 TL olmak üzere toplam 4.050 TL para çektiği, bu olayda saat aralıkları dikkate alındığında zincirleme suç unsurlarının oluşmadığı, sanığın bankadan ayrılmadan arka arkaya şubeden para çektiği, bu haliyle eylemin tek eylem olarak değerlendirilmesi gerektiği, 10/02/2006 tarihinde ise...Şubesine giderek 40.000 TL parayı çekmek istediği, ancak bu eylemin de teşebbüs aşamasında kaldığı, katılanın ..., banka şubelerinin ise suçun aracı olduğu gözetildiğinde, her iki eylemin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği ve bir gün arayla gerçekleştirilen eylemler nedeniyle TCK’nın 158/1-f maddesi gereğince hüküm kurularak, bunun üzerinden TCK’nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkında iki ayrı hüküm kurulmak sureti ile fazla ceza tayin edilmesi,
Kabule göre de;
a- 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün miktarının, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenmesi gerektiği, bu kapsamda,...Şubesinden çekmek istediği miktarın 40.000 TL olması nedeniyle gün para cezasının 4.000 gün olarak belirlenerek artırma veya eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak aynı kanunun 52. maddesi gereğince 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının tespit edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, menfaat miktarının iki katının esas alınması sureti ile fazla ceza tayini,
b- Sanığın, eylemlerini sahte sürücü belgesi ile gerçekleştirmiş olması ve bu şekilde kamu kurumunun da araç olarak kullanılması nedeniyle, ayrıca TCK’nın 158/1-d maddesinin oluşması karşısında alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, Cumhuriyet savcısı, katılan vekili ile sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 15/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.