Esas No: 2021/3284
Karar No: 2022/1903
Karar Tarihi: 11.04.2022
Danıştay 5. Daire 2021/3284 Esas 2022/1903 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2021/3284 E. , 2022/1903 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/3284
Karar No : 2022/1903
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Ceza mahkemesi kararının bekletici mesele yapılması gerektiği, somut olayda ceza hukuku anlamında bir suçlama ve ceza bulunduğu, bu nedenle ceza hukukuna ilişkin tüm ilkelerin, insan haklarının ve adil yargılanma hakkının tüm gereklerinin uygulanması gerektiği, cemaatin yasal bir oluşum olarak kabul edildiği dönemde icra edilmiş yasal faaliyetlerin söz konusu yapının terör örgütü ilan edilmesinden sonra terör suçlamalarına dayanak yapılamayacağı, Bölge İdare Mahkemesinin istinaf talebini gerekçesiz olarak reddettiği, bu davanın ceza mahkemesi önündeki yargılamadan bağımsız olarak ele alınıp kamu görevinden çıkarıldığı tarihteki deliller ve temel hak ve özgürlükler dikkate alınarak karara bağlanması gerektiği, iltisak ve irtibat kavramlarının öngörülebilir olmadığı, kamu görevinden çıkarma kararının yasal dayanaktan yoksun olduğu, kamu görevinden çıkarıldığı tarihten sonra elde edilmiş ve dosyaya girmiş delillerin daha önce verilmiş bir cezayı hukuka uygun hale getirmeyeceği, mahkeme kararında dayanılan bilgi, belge ve delillerin büyük çoğunluğunun hiçbir mahkeme kararı olmadan elde edilip kullanıldığından yasa dışı delil niteliğinde olduğu, Bylock verilerinin yasa dışı delil olduğu, hiçbir yargılamada kullanılamayacağı, herkese açık telefon uygulama marketlerinden indirilen ByLock programının münhasıran Gülenistlerce kullanıldığı iddiasının yalan olduğu, ByLock deliliyle ilgili çelişmeli yargılama, silahların eşitliği ve bağımsızlık ilkelerinin ihlal edildiği, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini gösteren hiçbir somut delil olmadığı, dava konusu işlemin yetki, şekil, sebep, konu ve amaç unsurları yönünden sakat olduğu, hukuki güvenlik, ölçülülük ve öngörülebilirlik ilkelerinin, suç ve cezaların kanuniliği ve geriye yürümezliği ilkelerinin, adil yargılanma hakkının ve alt güvencelerinin, özel hayata ve aile hayatına saygı hakkının, şeref ve itibar hakkının, ayrımcılık yasağının, eğitim hakkının, mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının aşağıda yer verilen gerekçenin eklenmesi suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde davacının hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de; davacı hakkındaki mahkumiyet kararı kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi "masumiyet karinesi" gereğince mümkün değildir.
Bununla birlikte, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında yer alan; " ... FETÖ/PDY örgütünün gizli haberleşme ağı by-locka … ID numarası ile dahil olduğu, yerleşik Yargıtay kararlarıyla sabit olduğu üzere sadece örgüt yöneticileri ve mensupları arasında kullanıldığı bilinen by-lock uygulaması üzerinden diğer örgüt mensupları T.E., Y.E., M.E., G.S. ve S.V. ile haberleştiği, by-lock tespit ve değerlendirme tutanağı içeriğinde sanığın diğer örgüt mensupları tarafından "… ", “… ”, “… ”, “… ”, “… ”, “… ”, “… ” şeklinde kaydedildiği, ... sanığın[davacının] fiilen kullandığını beyan ettiği adına kayıtlı … numaralı GSM hattına ilişkin hts analiz raporunda; by-lock tespit ve değerlendirme tutanağında adı geçen G.S., S.V., T.E., M.E. ile bir çok kez irtibat kurduğunun anlaşıldığı, ..." tespitleri, bakılmakta olan dava dosyasında yer alan diğer tespitler ile birlikte değerlendirildiğinde, davacının FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.