Danıştay 9. Daire 2019/3703 Esas 2022/1341 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/3703
Karar No : 2022/1341

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av….

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 2017 yılına ilişkin 1.000.000-TL vergi indiriminin 2018/Ocak-Mart dönemine ilişkin geçici verginden mahsup edilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine dair tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin iptali ve ihtirazi kayıtla 17/05/2018 tarihinde ödenen bu tutarın yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı adına 2015/Ocak, Şubat dönemlerine ilişkin vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatları yapıldığı ve bu nedenle Gelir Vergisi Kanunu'nun Mükerrer 121.madde hükümlerinden yararlandırılmadığı, söz konusu tarhiyatın dayanağı olarak gösterilen davacıya ait 21/05/2015 tarihli dilekçeyle şirket tarafından dahilde işleme izin belgesine istinaden fatura bilgileri verilen malların dahilde işleme rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanmak amacıyla yurt içinden temin edildiği, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 17.maddesi kapsamında yapılan teslimlere ilişkin faturalarda hesaplanan katma değer vergisinin tecil edildiği ancak tecil-terkin sistemi kapsamında teslim edilen malların ihraç edilmesine rağmen dahilde işleme izin belgesinde tahsis edilen alım kotasını geçmesi nedeniyle tecil-terkin sistemi kapsamında teslimi mümkün olmadığından, tecil edilen katma değer vergilerinin ödenmesi gerektiği ve bu nedenle satıcıdan tahsil edilmeyen ve ödenmeyen 70.886,71-TL katma değer vergisinin alıcı sıfatı ile ödenmek istendiğinin beyan edildiği, bunun üzerine davalı idarece re'sen tarhiyat yapıldığı ileri sürülmüşse de, re'sen vergi tarhının; vergi matrahının tamamen veya kısmen defter kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh edilmesi olduğu dikkate alındığında, yapılan tarhiyatın davacının başvurusu üzerine ve dilekçesi dayanak alınarak yapılan bir tarhiyat olduğu, resen, ikmalen ve idarece yapılan bir tarhiyat niteliği bulunmadığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, bu durumda, davalı idarenin … tarih ve … sayılı işlemi üzerine davacı tarafından ihtirazi kayıtla 2018/Ocak-Mart dönemine ilişkin geçici vergiye istinaden ödenen 1.000.000-TL'nin davacıya iadesinin gerektiği, davacının faiz istemi yönünden ise; tahsili hukuka aykırı bulunan bu tutarın tahsil tarihinden işbu karara göre iadesi edileceği tarihe kadar geçen süre için bu husustaki genel hükümleri içeren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda faiz uygulanmak suretiyle davacıya iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptali ile tahsil edilen tutarın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Manisa Vergi Mahkemesi kararının, usul ve esas bakımından hukuka uygun olduğu gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45/3. maddesine istinaden istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Mahkeme kararında, kanuni süresi geçtikten sonra mükellefçe verilen dilekçeye istinaden vergi dairesince yapılan tarhiyatın ne tür bir tarhiyat olduğunun belirtilmediği, yapılan tarhiyatın beyana dayalı bir tarhiyat olmadığı, geçici verginin zamanında ödenmediği, buna ilişkin belgelerin istinaf başvurusu dilekçesinde sunulduğu, vergi indiriminden faydalanılmasına olanak bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Teslim edilen malların ihraç edilmesine rağmen dahilde işleme izin belgesinde tahsis edilen alım kotasının geçilmesi nedeniyle tecil-terkin sistemi kapsamında tesliminin mümkün olmadığı ve tecil edilen katma değer vergisinin ödenmesi gerektiğinden, bu vergileri ödemek maksadıyla davacı tarafından yapılan başvuru üzerine tarhiyatların yapıldığı, re'sen yapılmış bir tarhiyat olarak kabul edilemeyeceği iddialarıyla temyiz isteminin reddi istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalıca yapılan istinaf başvurusunu reddeden … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.