Esas No: 2019/1494
Karar No: 2022/1298
Karar Tarihi: 11.04.2022
Danıştay 9. Daire 2019/1494 Esas 2022/1298 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/1494 E. , 2022/1298 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1494
Karar No : 2022/1298
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı-...
(...Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU :...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: ...Orman Ürünleri, Yemekcilik, İnşaat, Nakliyat, Hafriyat, Tekstil, Gıda, Temizlik, Hediyelik Eşya, Petrol Ürünleri İthalat İhracat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketinin kamu borçlarının tahsili amacıyla, kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emirinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; Davacının kanuni temsilci olduğu 26/12/1997-07/03/2012 dönemlerini kapsayan vergi borçlarına ilişkin: Ödeme emri içeriğinde yer alan 2012/01 dönemi 6051,72 TL tutarlı Katma Değer Vergisi, 2012/01 dönemi 18.156,16 TL Vergi Ziyaı Cezası, 2012/01 dönemi 3812,58 TL tutarlı Gecikme faizi, 2012/03 dönemi 16,71 TL Vergi Ziyaı Cezası, 2012/03 dönemi 5,57 TL tutarlı Katma Değer Vergisi, 2012/03 dönemi 3,35 TL tutarlı Gecikme faizi, 2012/01-03 dönemi 22.277,96 TL Vergi Ziyaı Cezası, 2012/01-03 dönemi 1086,30 TL tutarlı gecikme faizi ve 2012/01 dönemi 1170,00 TL tutarlı dört adet Özel Usulsüzlük Cezasının davacının kanuni temsilci olduğu dönemlere ait olduğu, asıl borçlu tarafından usulüne uygun kesinleştirilen ve yapılan malvarlığı araştırmaları sonucunda tahsil edilemeyeceğinin tespit edildiği anlaşıldığından ödeme emrinin belirtilen kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Davacının kanuni temsilci olduğu 26/12/1997-07/03/2012 dönemlerini kısmen kapsayan vergi borçlarına ilişkin: Ödeme emri içeriğinde yer alan 2012/1-12 dönemi 300,00 TL tutarlı Özel Usulsüzlük Cezası, 2012/1-12 dönemi 53.181,55 TL tutarlı Vergi Ziyaı Cezası, 2012/1-12 dönemi 5.129,06 TL tutarlı Gecikme faizi ve 2012/1-12 dönemi 11.818,13 TL tutarlı Kurumlar Vergisinin dönemleri ve davacının 07/03/2012 tarihi itibariyle kanuni temsilcilik görevinin sona erdiği göz önüne alındığında, davacının kanuni temsilcilik görevi yaptığı 07/03/2012 tarihine kadar ki sorumluluğu tespit edilerek sorumlu olduğu borca ilişkin ödeme emri düzenlenmesi gerekirken, davacının sorumlu olduğu kısımların dönem ve miktar olarak tespiti yapılmadan, doğrudan asıl borçluya gönderilen ödeme emrindeki tutarların dörde bölünmek suretiyle davacının sorumlu olduğu kısmın belirlendiği anlaşıldığından ödeme emrinin belirtilen kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmadığından davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş, davacının kanuni temsilci olduğu 26/12/1997-07/03/2012 dönemlerini kısmen kapsayan vergi borçlarına ilişkin kısmı kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Asıl borçlu adına düzenlenen vergi/ceza ihbarnamelerine ilişkin tebliğ evrakının şirketin bilinen adresinde bulunamaması nedeniyle teslim edilemediği hususu komşularından bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru nezdinde ve imzasıyla tespit edilmemiş; diğer bir deyişle, tebligat alındısının 213 sayılı Kanunun 102. maddesinin yukarıda yer verilen son fıkrasında sayılan kişilerin imzası ile tutanak haline getirilmemiş olması karşısında, ilanen tebligat koşullarının gerçekleşmediği, ihbarnamelerin usulsüz tebliği nedeniyle tarh zaman aşımının kesilmeyeceği dikkate alındığında, doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliği gereken 2012 yılına ait vergi ve cezalara ait ihbarnameler, beş yıllık zaman aşımı süresi içinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden, vergi ve cezaların zaman aşımına uğradığı sonucuna varılmış olup; zaman aşımına uğramış olan amme alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediğinden davanın kısmen kabulü yolundaki hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine; diğer kısım yönünden davacının istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının davanın kısmen reddi yolundaki hüküm fıkrasının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirkete karşı yapılan ödeme emirlerinin usulüne uygun olduğu, amme alacağının davacının sorumlu olduğu döneme ait olduğu gerekçesiyle kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2....Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın .... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 11/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.