9. Hukuk Dairesi 2015/7090 E. , 2017/164 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, 2011-2012 yıllarında sigortalı olarak işçi sıfatı ile çalıştığını, taraflar arasında bir ticari alışverişin mevcut bulunmadığını, senet üzerine nakden malen kaydının düşüldüğünü, bu kaydın geçersiz olduğunu, herhangi bir borç bulunmadığını, senedin zorla imzalatıldığını, davalı tarafın işçisi iken zorla imzalatılan senedin geçerli bir borç doğurmadığını, bu sebeple borçlu olmadıklarının tespitine ve takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ..."nun ... 24 İcra müdürlüğünün 2013/7046 E sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takip yaptığını, ancak davacı ..." ün ..." nun yanında 2011 ve 2012 yıllarında sigortalı olarak işci sıfatı ile çalıştığını, taraflar arasında bir ticari alış verişin mevcut bulunmadığını, senet üzerine nakden malen kaydının düşüldüğünü, bu kaydın geçersiz olduğunu, herhangi bir borç bulunmadığını, senedin zorla imzalatıldığını, davalı tarafın işcisi iken zorla imzalatılan senedin geçerli bir borç doğurmadığını, bu sebeple borçlu olmadıklarının tespitine ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının 19/09/2011-06/08/2012 tarihleri arasında tır şoforü olarak davalı yanında çalıştığını, 25/06/2012 tarihinde Türkmenistan"da sigara kaçakçılığından davacı hakkında işlem başlatıldığını, Türkiye"ye döndükten sonra davacının davalıdan 20.000 TL borç aldığını, bu borç karşılığında senet ve borca ilişkin 26/07/25012 tarihli taahhütname düzenlendiğini, davacının borcu ödememesi ve işten kendi isteği ile ayrılması üzerine ... 24 İcra müdürlüğünün 2013/7046 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller,tanık beyanları,bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde;davalı yanında çalışan davacının , iş akdi devam ederken davaya konu senedin düzenlendiği, malen kaydı bulunması nedeniyle senedin mal alışverişine dair düzenlendiği, tarafların işçi işveren ilişkisi içerisinden olmaları karşısında ve davalı tarafça senedin mal karşılığı alındığı da iddia edilmediğinden, takibe konu edilen çeki baskı altında imzaladığı hususunun dinlenen tanık beyanları ile anlaşıldığından, iş hayatında özellikle şoför olarak çalışan kişilerden teminat maksadıyla bu tür senetlerin alınageldiği, senedin teminat senedi niteliğinde bulunduğu, iş akdinin devamını sağlamak amacıyla kendi iradesi dışında işveren tarafından baskıyla imzalatılan takibe konu edilen senete değer verilemeyeceği gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava menfi tespit davası olup, İcra İflas Kanunun 72 nci maddesinin beşinci fıkrasında, “Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinde aşağı olamaz” şeklinde kurala yer verilmiştir. Burada alacağın likit olması nedeni ile verilecek kötü niyet tazminatı asıl alacağın ferisi niteliğindedir. Feri veya bağlı sonuçlarda ise vekalet ücreti, harç ve yargılama giderleri dikkate alınmaz. Mahkemece vekalet ücreti, karar harcı ve yargılama giderlerinin menfi tespite konu senet bedeli üzerinden belirlenmesi gerekirken takibin fer’isi olan ve harca tabi olmayan kötü niyet tazminat miktarının senet bedeline eklenerek hükmedilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. Maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
F) Sonuç: Yukarda açıklanan nedenlerle;
Hüküm fıkrasının 2 nolu bendindeki “1.639,47” rakamının çıkartılarak yerine “1.366,20 TL “ rakamının yazılmasına, aynı fıkrada bulunan “1.297,89” rakamının çıkartılarak yerine “1.024,65” rakamının yazılmasına
Hüküm fıkrasının 4 numaralı bendindeki “2.880,00” rakamının çıkartılarak yerine “2.400,00 ” rakamının yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 17/01/2017 tarihinde oybirliği ile kabul edildi.