20. Hukuk Dairesi 2019/5205 E. , 2020/1427 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, .....göre Toplu Yapı statüsünü kazanmış bir site olduğu, sitede 409 parselde C/13-C14 numaralı konutların %50 hisselerinin diğer hissedar eşi ile birlikte maliki olduğunu, 13/14 Temmuz 2013 Malikler Genel Kuruluna katıldığını, dava konusu kararlara karşı oy kullanarak şerh koydurduğunu, Site Malikler Genel Kurulunun aldığı 6/1 sayılı kararda; sitenin ortak alanı olan 398 ve 1079 sayılı parsellerin önünde bulunan kamuya ait deniz alanına ikinci iskele yapılması için ihaleye girmeye, görüşmeler başlamaya, yürütmeye, sonuçlandırmaya ve nihayetinde.....sözleşmesi imzalamaya, ruhsat bedelinin her yıl genel bütçeden ödenmesine oy çokluğu ile karar verildiği, ayrıca 6/2 sayılı kararın sonunda, aynı konuda : "Bu amaçla, ilk başta ihale yoluyla ruhsat alınması için 11-12 bin TL bir masraf yapılması gerekecektir, yine iskele ruhsatına göre her yıl 12. bin TL civarında bir bedel ödenmesi öngörülmektedir" denildiğini, ..... "Siteye ait tenis kortunun halı futbol sahasına dönüştürülmesi" yolunda oy çokluğu ile 17 sayılı kararı aldığını, ekte sunulan Site Yerleşim Planında "tenis kortu ve voleybol alanı" olarak gösterilen alanda halı futbol sahası yaptırılmak ve bu amaçla 30.000 TL harcanmak istendiğini, Site Yerleşim Planında halı futbol sahası öngörülmediğini, Site Yönetim Planının 33.c maddesi .... ortak yerlerin "düzgün ve bunları kullanmanın tüm kat maliklerinin yararına uygun, daha rahat ve kolay hale konulmasına yarayacak yenilik ve ilaveler, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazısı rızası ile yapılabilir" hükmünü içerdiğini, ayrıca ve daha da önemlisi Kat Mülkiyeti Kanunun 43/1 maddesi " Yapılması arzu edilen yenilik ve ilaveler, çok masraflı ise veya ana taşınmazın bütün kat malikleri tarafından kullanılması mutlaka gerekli olan yerlerinde veya geçitlerinde bulunmuyorsa, bunlardan faydalanmak istemeyen kat malikleri gidere katılma yapılmasına karar vermiş olan kat malikleri öderler" hükmünü içerdiğini, 30.000 TL harcanarak çok masraflı halı futbol sahası yapımı hakkında tüm maliklerin beşte dördünün yazılı rızası alınmadığını, bu karara karşı oy kullandığını, bu konuda yapılacak masraflara katılmak istemediğini, gereken nisaba riayet edilmediği cihetle de kararın iptali gerektiğini, bu nedenle 2013 yılı Malikler Genel Kurulunun kararlarından; 6/1 , 6/2 ve 17. maddeler altında yazılı kararların iptali istenilmiştir.
Mahkemece açılan davanın kabulüne, ...... mahallesi, ..... tarihi genel kurul toplantısında alınan 6/1, 6/2 ve 17 nolu kararların iptaline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kat malikleri kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelemesinde uyuşmazlığın birden fazla parsel üzerine kurulu sitede kat malikleri kurulu kararlarının iptaline ilişkin olup dosya kapsamı ile alınan kararın 421, 422, 428 ve 429 parsel sayılı taşınmazların müşterek toplantısına ait kararlar olduğu anlaşılmaktadır.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerle, tapu kaydı ve yönetim planının incelenmesinden; davaya konu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olduğu ve Kat Mülkiyeti Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin 5711 sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşıldığından, uyuşmazlıkta Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Buna göre görev hususu da genel hükümler uyarınca belirlenmelidir.
Hukuki uyuşmazlıklarda asliye hukuk mahkemelerinin görevi asıl, sulh hukuk mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye hukuk mahkemesinde görülür. Bu nedenle mahkemece, genel hükümlere göre asıl görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 01/06/2020 günü oy birliği ile karar verildi.